Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, dünyanın hiçbir yerinde öğrencilerin bir darbe planlayamayacağını belirtti.
Harp Okulu öğrencilerine yapılanları eleştiren Karamollaoğlu, “Kitapları toplanmış, ders çalışmalarına müsade edilmiyormuş. Ailelerin çocuklarına Kur’an-ı Kerim vermesi bile yasaklanmış.” dedi.
“SINAVLARDA BAŞARILI OLUNCA KİTAPLARI TOPLANDI”
Karamollaoğlu, cezaevinde bulunan Harp Okulu öğrencilerinin ailelerinin perişan durumda olduğunu beirtti.
Karamollaoğlu, “Bize gelen bilgilere göre hapisteki öğrenciler girdikleri sınavlarda yüksek puanlar almışlar. Bunun akabinde ders çalıştıkları kitaplar toplanmış, ders çalışmalarına müsaade edilmiyormuş. Bunun yanında ailelerin dışarıdan kitap vermesi hatta çocuklarına Kuran-ı Kerim vermesi bile yasaklanmış.” dedi.
“ÖĞRENCİLERE YAPILANLAR REVA DEĞİL”
Karamollaoğlu yetkililere seslenerek, “15 Temmuz’da kim suç işlediyse en ağır şekilde cezasını çekmelidir. Lakin süreç ne yazık ki olaylardan habersiz erlerin, öğrencilerin hesap vermesi ile sonuçlandı. Dünyanın hiçbir yerinde öğrenciler bir darbe planlayamaz. İfadeler ve o geceye ait görüntüler açık. Bu öğrenciler ne olduğundan habersizler. Bunca şeye rağmen bu öğrencilere yapılan muamele reva değildir.” ifadelerini kullandı.
“HAKKINDA DELİL OLMAYAN İNSANLAR İŞİNE DÖNMELİ”
15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden beri yürütülen hukuki süreçte yapılan hataların telafi edilmesini temenni eden Karamollaoğlu şunları söyledi: “Hâlâ ‘Bylock zoka’ mağdurlarının dertlerine çözüm tam manasıyla bulunamadı. Hakkında hukuki hiçbir delil olmadığı bilinen birçok insan hâlâ işlerine dönemedi. Bu tür hukuksuzluklar nedeniyle ne yazık ki ülkenin itibarı sarsıldı. Yurtdışında yıllardır Türkiye’yi yarı-özgür statüsünde kabul eden raporlar artık Türkiye’yi özgür olmayan ülke statüsüne indirdi. İbn’i Haldun’un dediği gibi; Adaletsizlik medeniyeti mahveder. Zulüm, umranın harap oluşunun habercisidir.”
MECLİS’İN YERİNİ SARAY ALDI
Karamollaoğlu şunları dile getirdi: “2019’a girerken Türkiye de yasakların arttığı düşünce özgürlüğünün kısıtlandığı ve iktidar partisinin devletin her imkanından hoyratça yararlandığı bir süreç yaşanmaktadır. Geldiğimiz noktada Türkiye ne yazık ki tekrar Tek Parti dönemine döndü. Adeta dillerine pelesenk ettikleri 1940’lı yıllara döndü. Kanunun yerini talimatlar, Meclis’in yerini saray, 80 milyonun iradesini bir kişi aldı.”
“TBMM BAŞKANI BİNALİ YILDIRIM İSTİFA ETMELİ”
Karamollaoğlu, TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın istifa etmesi gerektiğini belirtti.
Karamollaoğlu, “İşte bunun en somut örneği Sayın Binali Yıldırım’ın İstanbul Büyükşehir belediye başkan adaylığıdır. Görüldüğü üzere bu hükümetin ne anayasaya, ne de yasalara hiç saygısı yok. Anayasa’nın hükmü çok açık: TBMM Başkanı üyesi bulunduğu siyasî partinin Meclis içinde veya dışındaki faaliyetlerine katılamaz! Yani bu adaylığın hiçbir meşrû tarafı yoktur! ‘Ben yaptım, oldu!’ zihniyetinin, milleti ve tercihlerini yok sayan bir düşüncenin vücûd bulmuş hâlidir. Buradan Binali Yıldırım Beye bir dost tavsiyesinde bulunuyorum. Çevrenizdekiler sizi bu işe ikna etmiş olabilir fakat sizin istifa etmeniz ülkenin hayrına olacaktır.” dedi.
https://boldmedya.com/2018/12/29/sonunda-resmiyet-kazandi-akpnin-istanbul-adayi-binali-yildirim/