İlk iki bölümünde İtalya ve Fransa’daki gizli ordulara ve karanlık operasyonlara değindiğimiz yazı dizisinde bugün Portekiz’deki derin yapılara ve karanlık operasyonlara değineceğiz.
1990 yılında Portekiz basını Aginter Press (Aginter Yayıncılık) diye bir örgütten bahsetti. Yazılanlara göre bu örgüt CIA ve NATO’nun diktatör Salazar döneminde Portekiz’de kurduğu gizli bir orduydu.
Aginter Press’le ilgili olarak devletin hiç de istekli olmadığı soruşturmalar sonunda örgütün 1966 yılında kurulduğu ortaya çıkarıldı.
Örgütün kurulduğu dönem ABD’nin Vietnam’da yürüttüğü emperyalist savaşın da etkisiyle Avrupa’da geniş çaplı protestoların yapıldığı bir dönemdi. Yani bu gizli faşist örgüt, iddia edildiği gibi, bir Sovyet işgaline direniş amacıyla değil, iç olaylara dönük olarak kurulmuştu.
1960’ların sonuna gelindiğinde Aginter Press içindeki gizli askerlerin çoğu daha önce Afrika ve Güneydoğu Asya’da bağımsızlık hareketlerine karşı her türlü kirli savaşı yönetmiş kişilerdi.
Sözkonusu kişiler arasında en dikkat çekeni aynı zamanda Aginter Press direktörü olan Yüzbaşı Yves Guerin Serac’tı.
Fransız Vietnam Savaşı, Kore Savaşı ve Fransız Cezayir Savaşı’nda yer alan Serac, aynı zamanda Başkan De Gaulle hükümetini devirip yerine antikomünist otoriter bir Fransız devleti kurma amacındaki Organisation Armee Secerete’yi (OAS) kuran kişiydi.
OAS deşifre olup da Serac artık Fransa’da barınma imkânını kaybedince önce İspanya’ya geçip kirli yeteneklerini -elbette para karşılığında- diktatör Franco’ya sunmuş daha sonra da Portekiz’e geçerek başka bir diktatör olan Salazar’a hizmet etmeye başlamıştı.
KONTROLLÜ GERGİNLİK STRATEJİSİ
Guerin Serac pek çok gizli ordu mensubu gibi Batı Avrupa’da komünizmi alt etmek için terör yöntemlerini kullanarak gizli operasyonlar yapılmasını şart görüyordu: “Politik faaliyetimizin ilk aşamasında tüm rejim yapılanmasında kaos çıkarmalıyız. Ya kör terörizmle (kurban sayısı yüksek rastgele eylemeler) ya da seçici terörizmle (seçilmiş kişileri temizlemek). Her iki durumda faşist ve aşırı sağ gizli ordularca yapılan bu eylemler sol harekete mal edilmeli(dir).”
Böylece devlet ve elbette toplum aşırı sağa kayacaktır. “Kamuoyunu öyle bir biçimde kutuplaştırmalıyız ki..” diyordu Serac, “Biz ulusu kurtarmaya muktedir tek araç gibi görünmeliyiz.”
GUERİN HER YERDE
Aginter’in gizli askerleri, Portekiz’de ve sömürgelerde; Portekiz muhalefet lideri Humberto Delgado, Afriklaı devrimci Amilcar Cabral ve Mozambikli Mondlane başta olmak üzere birçok kişiyi katlettti.
Ne var ki Aginter’in bu kirli savaşına rağmen sömürgeler bir bir bağımsızlıklarını elde etti ve Portekiz’de sol giderek güçlendi.
Serac ve arkadaşları, CIA özel kuvvetleriyle birlikte Guatemala’da 1968-71 arasında yaklaşık 50 bin insanın hayatını kaybettiği operasyonlarda görev aldı. 1973’te Şili’de seçilmiş başkan Salvador Allende’nin devrilip yerine faşist diktatör Augusto Pinochet’nin getirilmesi sırasında da Aginter Press aktif olarak rol almıştı.
SONUN BAŞLANGICI
1974 yılının mayıs ayında Portekiz’de “Çiçek Devrimi” diktatörlüğü nihayet devirip demokrasiye giden yolun önünü açtığında Serac yeni bir plan geliştirdi.
Portekiz’e bağlı Azores adalarını işgal edecek ve burayı Portekiz anakarasına karşı yürüteceği operasyonlar için bir üs olarak kullanacaktı. Ancak, Serac bu olanı uygulamaya fırsat bulamadan ordunun sol kanadı iktidarı ele geçirdi ve diktatörlükle birlikte Aginter Press’i de ortadan kaldırdı.
Üç hafta sonra örgütün Lizbon yakınlarındaki karargâhı tesbit edilip operasyon düzenlense de kimse yakalanamadı. Kaçarken bıraktıkları belgeler sayesinde polis Aginter Press’in terörizmle olan bağlantısıyla ilgili pek çok kanıta ulaştı. Ancak dosyalar bir süre sonra kayboldu Aginter Press’le ilgili etkili bir soruşturma hiçbir zaman yapılamadı.
KİRLİ EYLEMLERE DEVAM
Tekrar İspanya’ya geçen Serac, Madrid’de yeniden yapılandı. Burada 1975’te Avrupa’da dört ülkedeki Cezayir büyükelçiliklerine bomba yerleştirdi ve bombaların olduğu yerlere Cezayir muhalefeti olan SOA simgeleri bırakarak suçu özgürlükçü Cezayirlilerin üstüne yıkmaya çalıştı. Barınma karşılığında ayrılıkçı ETA lider kadrolarını avlama operasyonlarına katıldı.
Diktatör Franco’nun 20 Kasım 1975’te ölmesiyle Guerin Serac ve ordusu bir kez daha yer değiştirdi. Latin Amerika’ya Pinochet’nin yanına yerleşen Serac en son 1977’de İspanya’da görüldü.
Portekiz ordusu, istihbaratı ve parlamentosu ülkelerinde bir Gladyo oluşumunun varlığından haberleri olmadığı konusunda ağız birliği etti, hiçbir meclis araştırması yapılmadı. Bir rapor bile yazılmadı ve Aginter günahları için hesap vermedi.