Gündem
Bakan, doktorlar doğru iletişim kuramıyor


Günde 300 sağlık çalışanının şiddet gördüğü Türkiye’de Sağlık Bakanlığı “Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem Planı” çerçevesinde bir kitapçık hazırladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca imzalı kitapçıkta sağlıkta yaşanan şiddetin nedeninin doğru iletişim kurulaması olduğu öne sürülerek doktorlar ve diğer sağlık çalışanları iletişim kuramamakla suçlandı.
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Zekiye Bacaksız, Sağlık Bakanlığının “Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem Planı” çerçevesinde bir kitapçık hazırladığını hatırlattı. Bakanlığın sağlıkta şiddetin çok boyutlu olduğunu kabul ettiğini hatırlatan Bacaksız, “Bakanlık tarafından hazırlanan kitapçığın Sağlık Bakanı Fahrettin Koca imzalı sunum yazısında “Oluşmuş şiddet olayları incelendiğinde pek çok olayın kaynağının doğru iletişim kurulamaması olduğu veya pek çok olayın da doğru iletişim teknikleri ile ortaya çıkmasının engellenebileceği görülmüştür” denilmektedir. Sağlıkta şiddete bakış açısı bu olunca, kaçınılmaz olarak suçlu bu iletişimi kuramayan sağlık emekçileri olarak görülecektir. Tüm bedellerini sağlık emekçileri ödüyor olsa bile, caydırıcı hiçbir önlem alınmamış olacaktır. Daha da ötesi, sağlıkta şiddet eğilimleri taşıyanlar için bir başka mazeret daha verilmiş olacaktır ve saldırırken sonrasında kendilerini savunurken “sağlık çalışanlarının yeterince iletişim eğitimi almadıkları” suçlaması yönelteceklerdir.” dedi.
HASTA MÜŞTERİ OLARAK GÖRÜLÜYOR
Kitapçıkta etkili dinleme, öfke kontrolü, stres yönetimi, problem çözme teknikleri gibi konularda verilecek eğitimlerin, sorunların önüne geçeceği ve sağlık çalışanlarını şiddetten koruyacağının varsayıldığını hatırlatan Bacaksız, “Sağlıkta şiddet söz konusu olduğunda iletişim konusu bir durum değil bir sonuçtur. Sağlık hizmetlerinin bütününde çalışanlar ve hizmeti talep edenler arasında yaşananlar, sağlık sisteminin bizzat kendisinden kaynaklanmaktadır. Kışkırtılmış sağlık tüketimi modeli, bir taraftan hastayı müşteri haline getirirken, diğer taraftan da sağlık sektöründeki katma değeri artırmaya yönelik olarak gerçek ihtiyaçlar değil, “Müşteri Memnuniyeti” öne çıkarılmaktadır. Sağlıkta şiddet söz konusu olduğunda da, “Müşteri her zaman haklıdır” sonucu çıkartılmaktadır.” dedi.
HER GÜN 30 ÇALIŞAN ŞİDDETE UĞRUYOR
Günde 30 sağlık çalışanının şiddete maruz kaldığını vurgulayan Bacaksız, “Sağlık sistemini biçimlendiren, yönlendiren ve yönetenlerin sağlıkta şiddet konusunda gerçekçi çözümler üretmesi gereklidir. Genel geçer ve yatıştırıcı yaklaşımlar sorunun çözümünü daha da zorlaştırmaktadır. Ancak öyle görünmektedir ki, sağlık sisteminin organizasyonunda yetki ve güç sahibi olanlar bu konuda oldukça çaresiz kalmaktadır.” dedi.
Bunlar da ilgini çekebilir
-
Doğu ve Güneydoğu’da insan hakkı ihlalleri sistematik şekilde arttı
-
Yeni virüs mart ve nisanda zirve yapacak: Bakanlık hastaneleri uyardı
-
Şehir hastaneleri sağlık sisteminde kara deliğe dönüştü
-
Bahçeli’den tartışılacak suçlama: Gündeme gelmek için kendilerine saldırı organize edenler…
-
Aşı haritası aktif hale getirildi: Anlık takip edilecekler
-
Geçen yıl 10.9 milyar lira harcayan Diyanet’e bu yıl 12.9 milyar bütçe


Erdoğan’ın yeni ve sivil bir Anayasa ile sonuçlanacağını söylediği İnsan Hakları Eylem Planı’nın açıklanmasının üzerinden 24 saat geçmeden bir lise öğrencisi sosyal medya paylaşımları yüzünden gözaltına alındı.
BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Uzun süredir üzerinde çalışıldığını söylediği İnsan Hakları Eylem Planı’nı dün açıkladı.
Çalışmanın nihai hedefinin yeni ve sivil Anayasa olduğunu belirten Erdoğan planın 9 amaç, 50 hedef ve 393 faaliyet içerdiğini anlattı.
Plan gözaltılar konusunda da şüpheli lehine değişiklikler içeriyor. Erdoğan bunu “Hiç kimse, başkalarının kişilik haklarına saygı göstermek suretiyle yaptığı eleştirileri veya düşünce açıklamaları nedeniyle özgürlüğünden yoksun bırakılamaz” diyerek vurguladı.
EVİNDE GÖZALTINA ALINDI
Öte yandan Erdoğan’ın ‘İnsan Hakları Eylem Planı’nı açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden Bursa’da bir liseli sosyal medya paylaşımları nedeniyle evine giden polisler tarafından gözaltına alındı.
Liseli Genç Umut’tan yapılan açıklamada arkadaşlarının evinden gözaltına alındığı, gözaltındaki liselinin avukat talebine polislerin karşı çıktığı duyuruldu. Liseli gencin savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldığı öğrenildi.
https://twitter.com/Liseli_GencUmut/status/1367069307293868032/photo/1


AKP iktidarını en sert eleştirenlerin başında gelirken son yıllarda iktidarla birlikte hareket etmeye başlayan TBB Başkanı Feyzioğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı’nı öve öve bitiremedi.
BOLD – Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’ın dün açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı’nın yıldızlara erişmeyi sağlayacak bir plan ve yol haritası olduğunu söyledi.
“PLANIN OLUŞMASINA KATKI SUNDUK”
Avukatların da planın hazırlık sürecinde görüşlerini aktardığını hatırlatan Feyzioğlu, planın olgunlaşmasına katkı sunduklarını bildirdi. Feyzioğlu, eylem planında öngörülen düzenlemelerin vatandaşların hayatına dokunduğunu söyledi. Feyzioğlu, “İnsan Hakları Eylem Planı, sokaktaki insanımıza, hane halkına dokunuyor. Yıldızları tarif eden bir eylem planı değil, o yıldızlara erişmemizi sağlayacak bir eylem planı. Ciddi bir yol haritası” dedi.
ERDOĞAN’LA GİRDİĞİ POLEMİKLERLE GÜNDEMDEYDİ
AKP iktidarının büyük kısmında Erdoğan’la girdiği polemiklerle gündeme gelen Feyzioğlu, son yıllarda ise Erdoğan’ın yanından ayrılmayan bir kişiye dönüştü. 2014 yılı Mayıs ayında Danıştay töreninde yaptığı konuşmada dönemin Başbakanı Erdoğan’ı eleştirince “edepsiz” olmakla suçlanmış ve Erdoğan’ın töreni terk etmesi günlerce konuşulmuştu. Törende Feyzioğlu’nun konuşmasını bölen Erdoğan, “Yanlış konuşuyorsun. Böyle bir edepsizlik olmaz ki’ diye tepki göstermişti. Konuşması devam eden Feyzioğlu, Erdoğan’ın bu sözleri üzerine kürsüden; “Edepsizlik yapan ben değilim sayın Başbakan” diye yanıt vermişti.
AYASOFYA CAMİİ’NİN AÇILIŞINA DA KATILDI
Son yıllarda Erdoğan’ın en yakınındaki isimlerden biri haline gelen, ve “saray hukukçusu” olarak nitelendirilen Feyzioğlu, pandeminin zirve yaptığı bir dönemde Ayasofya Camii’nin açılışına katılarak AKP eski Amasya Milletvekili Haluk İpek ile fotoğraf çektirdi. Ayasofya hatırasını, kişisel Twitter hesabından paylaşan İpek, “Rabbime şükürler olsun. Cumhurbaşkanımıza sonsuz teşekkürler” dedi. Feyzioğlu’nun Ayasofya’daki mutluluğu ise dikkat çekti.
CUNTACI DEDESİ YETİŞTİRDİ
Aslen Kayserili olan Metin Feyzioğlu, CHP eski Milletvekili Turhan Feyzioğlu’nun torunu. 1969 yılında annesi Saide Feyzioğlu, doğum esnasında hayatını kaybedince dedesi Turhan Feyzioğlu ve anneannesi tarafından evlat edinildi. Dedesi Turhan Feyzioğlu her dönemin cuntacıları ile yakın ilişkileri olan bir hukuk profesörü. Darbe dönemlerinde Millî Eğitim Bakanlığı, Başbakan yardımcılığı ve 5 saat Başbakanlık yapan dede Feyzioğlu, darbecilerle işbirliğini “milli ruh ve şuur” sahibi olmasına bağlıyordu.
“DERİNLERİN ADAMI MISINIZ” SORUSUNA ÖLÜRÜM DE SÖYLEMEM
Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu, canlı yayında “Derin devletin adamı mısınız” sorusuna “Ben devletin menfaatlerini hukuk çerçevesinde korumakla görevli bir örgütün başkanıyım. Amerikan Barolar Birliği de Alman Barolar Birliği de bunu yapar. Siz Alman Barolar Birliğinin Alman devletinin milli politikasına, milli duruşuna karşı tek bir cümlesini duyamazsınız. Benden de duyamazsınız. Ölürüm de bunu söylemem” dedi.


OHAL döneminde kaçırıldıktan sonra Ankara’da 6 ay işkence edilen Ayten Öztürk, dün mahkemede kendisine yapılan işkenceleri tekrar anlattı.
BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı’nda “İşkenceye sıfır tolerans” tanındığını söylerken aynı saatlerde Ankara’da 6 ay işkence gören Ayten Öztürk, mahkemede bir kez daha yaşadıklarını anlattı.
Ağırlaştırılmış müebbet hapisle üç yıldır tutuklu yargılanan Öztürk dün hakim karşısına çıktı. İstanbul 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma, Öztürk’ün tahliyesine ilişkin beyanlarda bulunmasıyla başladı. Öztürk, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevinden mahkeme salonuna getirildi.
“BENİ ORADA ÖLDÜRMEK İSTEDİLER”
Öztürk yaptığı savunmada, “Bana çok sıradan bir işmiş gibi işkence yapıldı ama dinleyenlerin sıradan bir olaymış gibi dinlemesini istemiyorum. Ben doktorla görüşmeden önce TEM şubeden biri geliyor ve doktorla görüşüyordu. Bu yüzden doktorlar kafasını kaldırıp bakmıyordu bile. İşkenceye ilişkin hiçbir soruşturma açılmadı bugüne kadar. Ben adres veremiyorsam işkencenin olmadığını mı gösteriyor? İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Serbest bırakıldığım dosyada, şimdi ağır müebbetle yargılanıyorum” ifadelerini kullandı. Öztürk, Ankara’da bir senaryo oluşturulduğunu ve mahkeme heyetinin oluşturulan bu senaryoya göre hareket ettiğini belirtti.
Öztürk, “Beni orada öldürmek istemişlerdi öldüremediler şimdi hapishanede öldürmeye çalışıyorlar. 898 yara vardı benim vücudumda ruhumdakileri saymıyorum” diyerek tahliyesini talep etti. Avukat Seda Şaraldı, müvekkili Öztürk’ün tahliyesini talep etti. Savunmasında, iddianamede ve mütalaada tutukluluğunu gerektirecek bir olayın olmadığını vurgulan Öztürk, tutukluluğu ile yaşadığı işkencenin örtbas edilmeye çalışıldığını söyledi.
Müvekkilinin tedavi olması gerektiğini söyleyen Ayten Öztürk’ün avukatı Seda Şaraldı, Öztürk’ün tutuklu kaldığı zaman zarfı içerisine telafisi mümkün olmayacak sağlık sorunları yaşayabileceğini söyleyerek, müvekkili Öztürk’ün tahliyesini talep etti. Ayten Öztürk hakkında oy çokluğu ile tutukluluğunun devamına karar veren Mahkeme Heyeti, bir sonraki duruşma 19 Mart tarihine ertelendi.
OHAL DÖNEMİNDE KAÇIRILMIŞTI
OHAL döneminde kaçırıldığı bilinen tek kadın Ayten Öztürk 8 Mart 2018’de yaşadığı Lübnan’da Türkiye yetkililerine teslim edilmiş, Ankara’da 6 boyunca işkence görmüştü. Birlikte yargılandığı diğer sanığın beyanına dayanarak tutukluluğu devam eden Öztürk’e DHKP-C üyeliği iddiası yöneltiliyor. Öztürk, mahkeme karşısına ancak bir yıl sonra çıkarıldı ve maruz kaldığı işkence nedeniyle ömür boyu kullanacağı ilaçlara bağlı yaşıyor.
Ankara’daki işkence merkezinde 6 ay işkence gören Ayten Öztürk her şeyi anlattı


Babacan’dan çıplak arama ve KHK çıkışı: Açlığa ve hukuksuzluğa alıştırmak istiyorsunuz


Liselinin Erdoğan’ın İnsan Hakları Eylem Planı’yla imtihanı



Üniversite mezunu kurye ile AKP’li esnafın ‘damat’ kavgası


İki çocuğu tacizden 16 yıl alan Yaşar Özdemir’e ‘fetö’ ve ‘şehit’ söylemiyle tahliye


Cihadistlere silah satan Heysem Topalca kimliği değiştirilerek Konya’ya yerleştirildi


Özlem Zengin’e hakaret yetmedi yalana sarıldı: Kadınlar Pembe Oda’yı kullanarak hamile kalıyor
Popular
-
Ekonomi2 gün önce
500 ve 1000 liralık banknotlar için hazırlıklar başladı
-
Spor2 gün önce
Enes Kanter’den Ahmet Altan’a doğum günü hediyesi
-
Gündem2 gün önce
Bugün tam 6 yıl oldu: Erdoğan’ın hedefindeki bir numaralı gazeteci Mehmet Baransu
-
Gündem2 gün önce
15 Temmuz’dan 1.5 yıl önce atılacak 63 general belirlendi
-
Gündem2 gün önce
Türkiye’deki hak ihlalleri ve kadın cinayetleri New York’un reklam panolarında
-
Gündem1 gün önce
Ayşe teyzeyi hayır için bağışladığı evinden kovuyorlar
-
Gündem2 gün önce
Hakan’ın annesinden mektup var
-
Dünya14 saat önce
“Biden terörle mücadele söylemini kötüye kullanan Erdoğan’ı neden durdurmalı?”