ABD yönetimi, Şincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki etnik azınlıklara yönelik insan hakları ihlallerinde rolü olduğu gerekçesiyle Çin hükümetine bağlı bir yapılanmayı ve iki eski hükümet yetkilisini yaptırım listesine aldı.
BOLD – ABD Maliye Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıkların Kontrolu Ofisi (OFAC) tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, yaptırım listesine alınan birim Şincan Üretim ve İnşaat Kolordusu (Xinjiang Production and Construction Corps-XPCC). Yaptırım listesine alındığı belirtilen iki eski hükümet yetkilisi de bu birimin başındaki Peng Jiarui ve önceki yöneticilerinden Sun Jinlong.
Açıklamada yaptırım listesine alınan kurum ve kişilerin gerçekleştirdiği insan hakları ihlallerinin, Şincan’daki Uygur Türkleri’ni ve diğer etnik azınlıkları hedef aldığı; toplu keyfi gözaltı uygulamalarını ve ağır fiziksel istismarı kapsadığı belirtildi.
Şincan Üretim ve İnşaat Kolordusu (XPCC), Şincan Uygur Özerk Bölgesi’nde bulunan Çin Komünist Partisi’ne bağlı paramiliter bir örgüt olarak tanımlandı. Bu örgüt, bölgenin denetiminden ve Çin hükümetinin bölgenin ekonomik kalkınmasına ilişkin belirlediği vizyonun uygulanmasından sorumlu. ABD’ye göre askeri bir yapılanmaya sahip olan XPCC’nin onlarca alaydan oluşan 14 tümeni bulunuyor.
Yaptırımlar, ABD yönetimine dünya genelinde insan haklarını ihlal edenlere karşı yaptırım uygulama yetkisi veren Küresel Magnitsky Yasası kapsamında devreye sokuldu. Federal yasa, yaptırım listesine alınanların ABD’de olabilecek tüm mal varlıklarının dondurulmasını, ABD’ye seyahat etmelerinin ve Amerikalılar’la iş yapmalarının yasaklanmasını içeriyor.
POMPEO: TÜM ÜLKELERİ İHLALLERİ LANETLEMEYE ÇAĞIRIYORUZ
Yaptırımlarla ilgili açıklama yapan Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da, Sun Jinlong ve Peng Jiarui’nin ABD’ye seyahatlerinin kısıtlandığını kaydetti.
Bugün açıklanan yaptırımların, ABD hükümetinin Şincan bölgesindeki insan hakları ihlallerini caydırma çabalarının son halkası olduğunu belirten Pompeo, ‘’Tüm ülkeleri Çin Komünist Partisi’nin kendi halkına yönelik uyguladığı ve dünya genelinde sayısız aileyi etkileyen bu iğrenç insan hakları suistimallerini lanetlemeye çağırıyoruz’’ dedi.
MİT haberinden sonra gazeteci Murat Ağırel’in telefonunu Turkcell üzerinden nasıl sabote ettiler?