Meclis’teki grup toplantısını iptal eden Tayyip Erdoğan, Beştepe Sarayı’da din görevlilerine hitap etti. “Türkiye dini hak ve özgürlükler konusunda örnek bir tavır sergilerken batı dünyasında tam zıt bir atmosferin hâkim olduğunu görüyoruz” dedi.
BOLD – AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Sarayı’ndaki Millet Kongre ve Kültür Merkezinde Camiler ve Din Görevlileri Haftası Programına katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:
Diyanet personelimiz koronavirüs salgınında fedakarca görev yaptı. Diyanet Camiamızdan toplumumuzun bilinçlendirilmesinde oynadığı rolü aynı kararlılıkta devam ettirmesi diliyorum.
Ayasofya kararı ile Türkiye bağımsızlığı üzerindeki bir gölgeyi kaldırmış, iradesine vurulan bir prangayı da kaldırmıştır. Ayasofya’yı asli kimliğine döndürmenin mutluluğunu yaşadık. Ayasofya’nın ibadete açılması, 86 yıllık mücadelenin en tatlı meyvesidir.
Türkiye dini hak ve özgürlükler konusunda örnek bir tavır sergilerken batı dünyasında tam zıt bir atmosferin hâkim olduğunu görüyoruz. Uzun yıllar demokrasinin beşiği olmuş Batı ülkelerinde, ırkçılık, ayrımcılık İslam düşmanlığı zehirli bir sarmaşık gibi yayılıyor.
Neo-Nazi terörü bizim vatandaşlarımız kadar Afrikalı, Asyalı göçmenleri, Müslümanlar kadar Musevileri de hedef alıyor.
Çok açık ve net söylüyorum. Birçok Batı ülkesinde ırkçılık ve İslam düşmanlığı bizzat devlet tarafından himaye edilmektedir. Neo-Nazi yapılar ordu ve emniyet içinde rahatça örgütlenmektedir. Medya adeta bu örgütlerin halkla ilişkiler faaliyetlerini yönetmektedir. Türkiye’yi sustururlarsa meselenin çözüleceğini zannediyorlar.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Müslümanların yoğunlukta olduğu bir şehirde yaptığı ‘İslam krizde’ açıklaması açık bir provokasyondur.
Fransız devlet başkanı olarak daha 1 hafta 10 gün önce görüşmelerimizi geliştirelim derken nasıl da çabucak unutuveriyor. Bu açıklamayı yapması kendisine ne denli saygı duyulacağını gösteriyor.
İslam’ın yapılandırılmasından bahsetmesi ise hadsizliktir, edepsizliktir. Bizim ağzımızdan bugüne kadar Hristiyanlığın yapılandırılmasını, Museviliğin yapılandırılması diye bir şey duydunuz mu? Sen kimsin ki ‘İslam’ın yapılandırılması’ diye bir ifadeyi ağzına alıyorsun.
Aslında Macron Fransa ve Fransız toplumunun içinde bulunduğu krizi perdelemek istiyor.
Bize ve inancımıza yönelik hürmetsizliği asla sineye çekemeyiz. Özellikle de hakkın hatırını 3 günlük dünya hayatında feda etmeyiz. Devlet Başkanları insanların kutsalları ile ilgili konularda söz söylerken kılı kırk yarmalıdır. Macron’un da çok fazla dikkat etmesi gerekiyor. Bunu defalarca kendisine söyledim, ‘Bu işi bilmiyorsun’ dedim.
Kendisinin artık sorumlu bir devlet adamı gibi davranmasını bekliyoruz.