İki yıl önce kanser teşhisi konulan Abdülaziz Örpek, tam bir yıl önce tutuklanarak cezaevine gönderildi. Ayşegül Karaturgut, eşinin cezaevinde sağlık hizmetlerine ulaşamadığını ve acil ameliyat olması gerektiğini söyledi.
SEVİNÇ ÖZARSLAN | BOLD ÖZEL
İnsan Hakları Derneğinin (İHD) yayınladığı rapora göre cezaevlerinde yaklaşık 1500 hasta var. Bunların kaçının kanser olduğu bilinmiyor. Bazı vakaları aileleri gizliyor, bazıları da seslerini kimseye duyuramıyor. Bir yıldır Kırşehir E Tipi Cezaevinde tutuklu olan tiroid kanseri Abdülaziz Örpek’in eşi Ayşegül Karaturgut, hem kendisi hem eşi kanser olmasına rağmen sesini kimseye duyuramadığını söyledi. 8 yaşında bir kızı olan Karabulut, “Allah’tan başka kimsemiz yok. Perişan haldeyiz. 40 gün önce yaşlı babam vefat etti ama kimse sesimizi duymuyor” dedi.
46 yaşındaki Örpek, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Boğaziçi Yönetime bağlı olarak Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) yaptığı sitelerde müdürlük yapıyordu. 10 yıldır Van’daki TOKİ’de çalışan Örpek, uyuşturucu kaçakçılığına adı karıştığı için 25 Aralık 2019’da tutuklandı. 17,5 yıl hapis cezasına çarptırılan Körpek’in dosyası İstinaf Mahkemesinde bekletiliyor.
AMELİYATI BİR YIL GECİKTİ
Eşine iki yıl önce tiroid kanseri teşhisi konulduğunu söyleyen Karaturgut, “Eşimin normalde geçen yıl şubat ayında ameliyat olması lazımdı. Tutuklanınca olamadı. 3 ayda bir kontrolleri yapılıyordu. Yaptıramadık. Elimdeki tüm raporları Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdim. 40 evrak vardı içinde. Ondan sonra dahiliye doktoruna götürdüler. Dahiliye doktoru bir şey demiyor, bakıp gönderiyorlar. Onu endokrin doktoruna götürmeleri lazım.” dedi.
Ameliyat olmazsa tümörün tüm vücuduna yayılma riski olduğunu ifade eden Karaturgut, “Doktor 1,5 yıl önce söyledi bunu. Biz hiçbir şey yapamadık. Boğazından parça alınıp bakılması lazım. Mercimek kadardı tümör, şimdi ne aşamada bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.
ÜÇ HASTALIKLA MÜCADELE EDİYOR
Üç yıl önce de anjiyo olan ve üç tıkalı damarı açılan Abdülaziz Örpek, aynı zamanda kalp ve hiper tansiyon hastası. Eşinin cezaevi ortamında üç hastalıkla mücadele ettiğini vurgulayan Karaturgut şöyle devam etti:
“Bana 5 yıl önce rahim kanseri teşhisi konuldu. O cezaevinde kanser. Ben evde bu hastalıkla uğraşıyorum. Bir kızımız var. Eşimin borcu olduğu için tuzağa düşürdüler, mahkemede samimi itirafta bulundu. Ev hapsi versinler, tedavisini evde yapalım.”
