15 Temmuz’dan sonra tasfiye edilen Türkiye’deki yargıyla ilgili hazırlanan kapsamlı raporda, yargı mensuplarına yapılan kötü muamele ve işkenceler ile birlikte yargının bağımsızlığına yapılan müdahaleler anlatıldı.
BOLD – Merkezi ABD’de olan insan hakları kurumu Advocates of Silenced (AST), Türkiye’de yargının siyasallaşması ve hakim-savcılara yönelik kitlesel fişlemeler, ihraçlar, gözaltılar, tutuklamalar, işkence ve kötü muameleler hakkında “Yargıya Darbe” başlıklı bir rapor hazırladı.
100 sayfalık raporda kronolojik olarak AKP iktidarı tarafından yargı erkinin bağımsızlığına yönelik müdahaleler, hukukun nasıl askıya alındığı ve nihayetinde yargının siyasallaşması belgeleriyle anlatılıyor.
Mağduriyetler bölümünde ise binlerce yargı mensubunun yasa dışı şekilde tutuklanmasına, sözde darbe girişiminde bulundukları veya terör örgütü üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanırken cezaevlerinde nasıl işkence ve kötü muamelelere maruz kaldıklarına dikkat çekiliyor.
Ağır hücre koşulları nedeniyle sakat kalan, zihinsel rahatsızlıkları ortaya çıkan veya hayatını kaybeden hakim ve savcıların ortak noktası hükümeti rahatsız eden kararlara imza atmış olmaları
YARGIÇLARIN VE SAVCILARIN KONTROL ALTINA ALINMASINA YÖNELİK OPERASYONLAR
AST raportörü Bülent Ceyhan tarafından hazırlanan rapor 3 bölümden oluşuyor. İlk bölümde 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının ortaya çıkması ile başlayan ve AKP hükümetinin siyasi gücünü devam ettirmek ve yargılanmaların önüne geçmek için uygulamaya koyduğu proje mahkemeler ve yargıçların ve savcıların kontrol altına alınmasına yönelik operasyonlar anlatılıyor.
“Türk Yargısının Siyasallaşması” başlıklı birinci bölümün ardından “Yargı Mensuplarına Yönelik Kitlesel Tutuklamalar” başlıklı 2. bölümde Türkiye Cumhuriyeti tarihinde (darbe dönemleri dahil) yaşanmamış hatta dünya tarihinde bile benzeri görülmemiş şekilde binlerce hakim ve savcıya yönelik hukuksuz şekilde tutuklamalara ve cezalandırmalara dikkat çekiliyor.
3. bölümde işkence ve kötü muamele gören yargı mensuplarından bazılarının yaşadıklarına ve anlatımlarına yer veriliyor. “Yargı mensuplarına işkence ve kötü muamele eylemleri” başlıklı bu bölümde raportör, bizzat dinlediği ve tutanaklardan derlediği insan hakları ihlallerine mercek tutuyor.
Raporda, ağır sağlık sorunlarına rağmen tahliye talepleri reddedilen ve adeta bile bile ölüme sürüklenen ve cezaevinde hayatını kaybeden tecrübeli hakim ve savcıların hikayelerine yer veriliyor.
Yargıtay 23. Ceza Dairesi Hâkimi Mustafa Erdoğan, Bursa Cumhuriyet Savcısı Seyfettin Yiğit, HSYK üyesi yargıç Teoman Gökçe ve hakim Süleyman Savut cezaevlerinde gördükleri kötü muamele sebebiyle hayatlarını kaybettikleri belgeleniyor.
Gözaltında kötü muamele gören ve meslekten ihraç edilen Danıştay Tetkik Hâkimi Mehmet Tosun ve sürgün edilen 30 yıllık hâkim Abuzer Kara’nın yaşadığı baskılar, sağlıklarını kaybedişleri ve ölümleri, yargının siyasallaşması için ne kadar acımasızca hareket edildiğini gösteriyor.
Bülent Ceyhan, Türkçe ve İngilizce yayınlanacak raporla ilgili olarak şu ifadelerini kullandı:
“Haklar ve özgürlüklerin teminat altına alınabilmesi bağımsız yargının varlığına bağlıdır. Türkiye’de bugün hukuk askıya alınmış durumda. Türkiye’de yargı hiçbir zaman bağımsız değildi fakat hiç bu kadar siyasallaşmış da değildi. Şu an görevde bulunan hakim ve savcılar iktidarın kontrolü altında. Adeta tüm kararlar siyasal iktidarın denetiminden geçiyor. Kararlarıyla AKP hükümetini rahatsız eden binlerce hakim ve savcı ise hukuksuz şekilde tutuklandı. Hakları ihlal edildi. Rapor, bu hak ihlallerini kayıt altına alıyor.”