Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 15 Temmuz sonrasında tutuklanan yargı mensuplarıyla ilgili AİHM tarafından Türkiye’yi büyük tazminatlar beklediği yönündeki uyarılarını dinledikten sonra Adalet Bakanı Gül’e “Adamlar doğru söylemiş, madem delil yoktu, neden tutukladınız?” dediğini yazdı.
BOLD – Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan, 3 yıl önce Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasında geçen bir diyaloğu köşesine taşıdı.
Gül, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) yetkililerinin uyardığı bakanlık bürokratlarından aldığı bazı bilgileri Erdoğan’a iletmek üzere Beştepe’de Erdoğan ile görüştü.
CİDDİ TAZMİNATLAR BEKLİYOR
Pehlivan’ın köşesinde yazdığı AİHM yetkililerinin uyarıları şöyle: “Darbe girişimi sonrası yaklaşık 4 bin 500 hâkim ve savcıyı meslekten ihraç ettiniz. Evet, devlet kamu gücünü kullanan kişilere karşı güven zafiyeti yaşarsa bu tasarrufta bulunabilir. Ancak ihraçlar sonrası dosyasına hiçbir aleyhte delil konulamayan, yaklaşık 800 hâkim ve savcı tespit ettik. Bir bölümünün aylarca tutuklu kaldıktan sonra ya beraat ettiklerini ya da takipsizlik kararı aldıklarını gördük. Bu tutuklamalar nedeniyle Türkiye’yi ciddi tazminatlar bekliyor. Kısacası, elde somut delil yoksa neden sadece idari tasarruf ile yetinmeyip bir de adli tahkikat yapıldı?”
ADAMLAR DOĞRU SÖYLEMİŞ
Gül’ün durumu rapor ettiği Erdoğan’dan şu cümleler duyuldu, “Adamlar doğru söylemiş, madem delil yoktu, neden tutukladınız?”
Pehlivan’ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
2018 yılı…
Adalet Bakanlığı’ndan bir heyet resmi ziyaret için Strasbourg’daydı.
Temasların bitiminde, AİHM yetkilileri ile 15 Temmuz sonrası ülkede yaşananlarla ilgili fikir alışverişi için bir araya gelindi.
Deniyor ki… AİHM Başkanı orada bulunan Adalet Bakanlığı Müsteşarı’na şöyle özetlenebilecek bir konuşma yaptı:
“Darbe girişimi sonrası yaklaşık 4 bin 500 hâkim ve savcıyı meslekten ihraç ettiniz. Evet, devlet kamu gücünü kullanan kişilere karşı güven zafiyeti yaşarsa bu tasarrufta bulunabilir. Ancak ihraçlar sonrası dosyasına hiçbir aleyhte delil konulamayan, yaklaşık 800 hâkim ve savcı tespit ettik. Bir bölümünün aylarca tutuklu kaldıktan sonra ya beraat ettiklerini ya da takipsizlik kararı aldıklarını gördük. Bu tutuklamalar nedeniyle Türkiye’yi ciddi tazminatlar bekliyor. Kısacası, elde somut delil yoksa neden sadece idari tasarruf ile yetinmeyip bir de adli tahkikat yapıldı?”
Bu sözleri duyan bakanlık heyetindeki isimler bir şeyler anlatmaya çalıştı. Ancak moraller son derece bozuk şekilde Türkiye’ye dönüldü. İşitilen uyarı hemen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e anlatıldı.
Bakan Gül de durumun Cumhurbaşkanı Erdoğan ile paylaşılması gerektiğine karar verdi. Saray’dan randevu alındı ve yaşananlar kendisine aktarıldı.
Aldıkları cevap çok ilginçti. Hani Erdoğan “Merkez Bankası rezervi düşerken ben yoktum, Cumhurbaşkanıydım” dedi ya kısa süre önce…
Meğer yıllar önce de kapalı kapılar ardında kendi kadrosundaki isimlere de benzer tavrı sergilemiş. AİHM’nin uyarılarını dinledikten sonra şu söz çıkmış Erdoğan’ın ağzından:
“Adamlar doğru söylemiş, madem delil yoktu, neden tutukladınız?”
Yani Cumhurbaşkanı yine hiçbir sorumluluk hissetmemiş. Neyse!