Erdoğan rejiminde halka karşı orantısız güç kullanan kamu görevlileri korunmaya devam ediyor. Son yıllarda orantısız güç kullandığı için haklarında soruşturma başlatılan 2 bin 594 jandarma ve polisin yalnızca 12’sine ceza verildi.
BOLD – İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, polis ve jandarmaya yönelik cezasızlık uygulamasını itiraf etti. Bakan Soylu, orantısız güç kullandığı için soruşturma başlatılan 2 bin 594 jandarma ve polisin yalnızca 12’sine ceza verildiğini açıkladı.
ŞİDDET UYGULAYAN PERSONELE CEZA YOK
İçişleri Bakanı Soylu, CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül’ün polis ve jandarmanın görevini kötüye kullanmasına yönelik sorularını yanıtladı. Bakan Soylu, görevini kötüye kullandığı, orantısız güç kullandığı, yasalara aykırı müdahalede bulunduğu için hakkında işlem yapılan Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı personeli sayısının 2 bin 594 personel olduğunu açıkladı. Bunlardan sadece 12’si hakkında ceza verilirken, 36 personel hakkında yapılan soruşturmalar ise devam ediyor.
881 PERSONEL HAKKINDA DİSİPLİN CEZASI VERİLDİ
Birgün’de yer alan habere göre, son beş yılda işkence ve kötü muamele nedeniyle 881 personel hakkında disiplin cezası uygulanırken 731 personel hakkındaki soruşturmalar ise sürüyor. Bülbül’ün sorularını yanıtlayan Soylu, şunları ifade etti: “Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde görevli Çarşı ve Mahalle Bekçileri hakkında son bir yılda şiddet olayları kapsamında 283 personel hakkında işlem yapılmıştır. Jandarma personeline yönelik son beş yılda işkence ve kötü muamele nedeni ile 108 başvuru yapılmış, başvurularına yönelik yapılan adli/idari soruşturma sonucunda 84 başvuru asılsız olarak sonuçlanmış, 2 başvuru sonucu kolluk kuvveti ceza almış, 22 başvurunun adli/idari soruşturması devam etmektedir.”
SERT MÜDAHALELERİN CEZALANDIRILMAMASI KEYFİLİĞİ ARTIRIR
Antalya Barosu Başkanı Hüseyin Geçilmez, kolluk görevlilerinin uzun süredir sert müdahalelerde bulunduğu ve buna karşı cezalandırılmadığını belirterek, “Hukukçular olarak her zaman öncelikle hukukun işletilmesini istiyoruz. Bu tür cezasızlıkla sonuçlanan tahkikatları kabul etmiyoruz. Aksi takdirde vatandaşın hak arama hürriyeti kısıtlanmış oluyor. İster istemez güvenlik görevlilerinde keyfilik riski ortaya çıkıyor. Bu istatistiksel rakamlar da endişemizi artırıyor” dedi.