19 Temmuz 2017’den beri Adalet Bakanlığı görevini yürüten ve affını isteyerek bugünden itibaren görevinden ayrılan Abdülhamit Gül’ün döneminde birçok hukuksuzluğa imza atıldı. İşte adaleti öldürüp affını isteyen Abdülhamit Gül’ün bakanlığı döneminde yapılan hukuksuzluklardan bazıları…
BOLD – Gülen Hareketi’ne yönelik yürütülen hukuksuz operasyonlarda rolü olan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, affını isteyip bakanlıktan ayrıldı. Bakanlık yaptığı 4 yılı aşkın süreye birçok insan hakları ihlali sığdıran Bakan Gül’ün döneminde yaşanan hukuksuzluklardan bazıları ise şöyle…
YÜZDE 98 ENGELLİ KONAKÇI HAPSE GÖNDERİLDİ
2009 yılında geçirdiği bir patlamada gözlerini, sağ elini ve sol elinin işaret parmağını kaybeden eski polis Bilal Konakçı, içeriği olmayan Bylock nedeniyle terörist ilan edilip 7,5 yıl hapis cezası verildi. Tutuklanıp Buca Kırıklar Cezaevine gönderilen Konakçı geçen yıl şubat ayından beri cezaevinde bulunuyor. İhtiyaçlarını tek başına gideremeyen, koğuşunda sürünerek hareket eden Konakçı, cezaevinde zor günler geçiriyor.
ASTIM HASTASI EMNİYETÇİ CEZAEVİNDE ÖLDÜ
Giresun Emniyet Müdürlüğü’nde Komiser Yardımcısı’yken 1 Eylül 2016 tarihli KHK ile ihraç edilen Mustafa Kabakçıoğlu, 7 yıl 6 aylık hapis cezası nedeniyle Gümüşhane E Tipi Cezaevinde hükümlü bulunuyordu. Kabakçıoğlu, 29 Ağustos 2020’de tek başına tutulduğu karantina hücresinde plastik beyaz sandalye üzerinde hayatını kaybetti. Astım ve şeker hastası Kabakçıoğlu’nun, hastaneye sevki için cezaevi idaresine defalarca dilekçe yazdığı, sağlık durumunu anlattığı ancak tedavisinin ve sevkinin yapılmadığı günlüklerinde yer aldı.
KANSER TÜM VÜCUDU KAPLAYINCA TAHLİYE EDİLDİ
Kapatılan Cihan Haber Ajansının muhabiri Mevlüt Öztaş, örgüt üyesi olduğu iddiasıyla Şubat 2018’de tutuklandı. Şubat 2019’da Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 9 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Öztaş, Nisan 2020’de cezaevinde pankreas kanserine yakalandı. Sağlık durumunu gerekçe göstererek defalarca şartlı tahliye etmesine rağmen dilekçeleri kabul edilmedi. Öztaş, 4. evreye ulaşan kanser bütün vücuduna yayılınca 23 Haziran’da tahliye edildi. Öztaş tahliyesinden 57 gün sonra, 19 Ağustos 2020’de hayata veda etti.
TUTUKLU YAKINLARINA YARDIMDAN TUTUKLANDI, CEZAEVİNDE YAŞAMINI YİTİRDİ
Halime Gülsu ve bir grup kadın arkadaşı 20 Şubat 2018’de içli köfte yaparken gözaltına alındı. Yakınları tutuklanan ve geçiminin temin etmekte güçlük çeken aileler ile KHK ile kamudan ihraç edilenler için içli köfte yapıp satmak “örgüte yardım ve yataklık” suçu sayıldı. Mersin Emniyeti’nde işkencenin ardından tutuklanan Gülsu, doktor raporlarına rağmen verilmeyen ilaçları nedeniyle 28 Nisan 2018’de cezaevinde hayata gözlerini yumdu.
İHTİYAÇLARINI GÖREMEYEN ENGELLİ YAŞLI 26 YILDIR CEZAEVİNDE
Mersin’de “örgüt üyesi olma” suçlaması ile 1996 yılında gözaltına alınan Mehmet Emin Özkan, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 22 Ekim 1993’te Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın ölümünden sorumlu tutularak müebbet cezasına çarptırıldı. 26 yıldır cezaevinde tutulan Özkan, tutuklu bulunduğu günden bu yana 5 kez kalp krizi geçirdi, 4 defa da anjiyo oldu. Özkan’ın kalp, tansiyon, zehirli guatr, kemik erimesi, böbrek ve bağırsak bozuklukları, aşırı derecede kilo kaybı, duyma-görme eksikliği ve hafıza kaybı gibi birçok sağlık sorunu bulunuyor. Kişisel ihtiyaçlarını tek başına göremeyen ve yüzde 87 engelli raporu bulunan Özkan, salıverilme talebi her defasında reddediliyor.
DURUŞMADA KALP KRİZİ GEÇİRDİ
İbrahim Akbaba, 2017 yıllında sonuna doğru tutuklandı. Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Akbaba’nın yüzde 90 engelli raporu bulunuyordu. İleri derecede diyabet hastası olan Akbaba, daha önce açık kalp ameliyatı geçirmiş ve yine hastalığı nedeniyle bir bacağı kesilmişti. Yüzde 90 engelli raporu bulunan Akbaba, 28 Aralık 2018’de SEGBİS ile ifade verdiği sırada kalp krizi geçirdi. Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada kalp krizi geçiren Akbaba, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
ELLERİ KELEPÇELİ TEDAVİ GÖRÜRKEN ÖLDÜ
Antalya’nın Alanya ilçesinde 2017’de gözaltına alınan ve “örgüte yardım ve yataklık etmek” iddiasıyla tutuklanarak Alanya L Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulan şeker hastası Abrurrahman Şen, aynı yılın 1 Aralık’ın da yaşamını yitirdi. 23 Kasım’da cezaevindeyken durumu fenalaşan Şen, Alanya Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada yaklaşık bir hafta elleri kelepçeli bir şekilde tedavi gören Şen, tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
AİLESİNİN KATİLLERİNİN YARGILANMASINI İSTEMEK DE SUÇ SAYILDI
Emine Şenyaşar, 2018 yılının Haziran ayında AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınlarının saldırısı sonrası eşi Hacı Esvet Şenyaşar ile çocukları Adil ve Celal Şenyaşar’ı kaybetti. Eşi ve çocuklarını öldürenlerin yakalanıp yargılanmasını isteyen Emine Şenyaşar, Urfa Adliyesi önünde “adalet” talebiyle oturma eylemi başlattı. Adalet talebinde bulunan Şenyaşar oturma eylemi nedeniyle birçok kez gözaltına alınıp emniyete götürüldü.
KADINLAR CEZAEVİNDE ÇIPLAK ARAMAYA MARUZ KALDI
Uşak Emniyeti’nde 31 Ağustos 2020’de üniversiteleri kız öğrencilere yapılan çıplak aramayı gündeme getirdi. Sonrasında ise çok sayıda kadın kendisine de çıplak aramanın uygulandığını söyledi. Çoğunluğu AKP’lilerden oluşan TBMM İnsan Hakları İnceleme Alt Komisyonu ise Sincan Cezaevi ziyaretinde tutuklu ve hükümlülerin çıplak aramaya maruz kaldıklarını raporuna yazdı. Raporda, çıplak aramanın usule uygun olduğu savunuldu. Gelen tepkiler sonrası çıplak aramanın adı “detaylı arama” olarak değiştirildi.
YARGIYA TALİMAT VERDİKLERİ ORTAYA ÇIKTI
Verdiği kararlarla güven duyulmayan kurumlar arasında ilk sıraya yerleşen yargının Saray’dan talimat aldığı mahkeme tutanaklarına da yansıdı. Gazeteci Müyesser Yıldız, 15 Temmuz yargılamaları sırasında açık unutulan mikrofondan 2 üye hakimin geciken Mahkeme Başkanı için, “Başkan Cumhurbaşkanı danışmanıyla görüşüyor” ifadelerini kaleme aldı. Bakan Gül Meclis kürsüsünde “Yargıya talimat vermedik” açıklamaları yapmıştı.
CEZAEVLERİNDE KALAN BEBEK SAYISINI AÇIKLAYAMADI
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün cevaplaması istemiyle cezaevlerinde 18 yaş altında kaç çocuk bulunduğu, özellikle de bu kurumlarda annesiyle kalan kaç bebek olduğu ile ilgili soru önergesi verdi. Gül ise 18 Şubat 2019 itibariyle ceza infaz kurumlarında 12 ila 15 yaşında 146, 15 ila 18 yaş arası 2 bin 764 tutuklu ve hükümlü bulunduğunu kaydetti. Cezaevlerinde annesiyle kalan bebeklerin sayısını ise açıklamadı. Cezaevlerinde anneleri ile birlikte 800’den fazla bebek bulunuyor.
CEZAEVLERİ ÖĞRENCİLERLE DOLDU
HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz’ın TBMM’ye verdiği soru önergesine göre 2019 yılında Türkiye cezaevlerinde 70 bin öğrenci bulunuyor. Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CCST) Hapiste Öğrenci Ağı Temsilcisi tarafından, ÖSYM’nin yaptığı sınavlara 2020 yılında 16 bin 69 öğrencinin girdiği, 99 bin 358 öğrencinin ise; ortaokul ve lise açık öğretim sınavlarına girdiği belirtildi.
EMRİ VEREN KOMUTANLAR GÖREVDE, HARBİYELİLER HAPİSTE
15 Temmuz gecesi ellerine silah almadıkları halde kendilerine verilen emri uyguladıkları için 350’den fazla askeri okul öğrencisi müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Yaşları 18’den küçük olan binin üzerinde askeri okul öğrencisi ise 18 yaşına girdikleri andan itibaren gözaltına alınıp tutuklandı. 15 Temmuz gecesi köprüde olan askeri okul öğrencilerinin ailelerine de “köprüye zarar verdikleri” gerekçesiyle tazminat davası açıldı.