İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisine yönelik tehditkar sözlerini “boş laflar” olarak niteledi. İmamoğlu, Erdoğan’ın da rakibi olmadığını kaydetti.
BOLD – İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul ile Berlin’in kardeş şehirler olması nedeniyle davet edildiği Berlin Duvarı’nın yıkılışının 30’uncu yıl dönümü etkinliklerinde DW Türkçe’nin sorularını yanıtladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisine yönelik tehditkar sözlerini “boş laflar” olarak niteleyen İmamoğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da rakibi olmadığını kaydetti.
SEÇİM SÜRECİNDE OLUŞAN DUVARLARI YIKTIK
Berlin’de duvar yıkılarak birbirine çok özlem duyan iki grubun birleştirildiğini belirten İmamoğlu, “Ama özellikle siyasi atmosfer gereği seçim öncesi İstanbul’da siyaseten kutuplaşmış ve birbiriyle konuşmayan, ayrışan, birbirlerini çok derin cümlelerle sorgulayan ve suçlayan gruplar oluşmuştu. Bizim yaşadığımız seçim süreci aslında gruplar arasındaki duvarları yıktı, empati gücünü kuvvetlendirdi ve aynı zamanda bu derinlemesine bir toplum vicdanı oluşturdu… Fiziken var olmayan duvarlar, ama ne yazık ki toplumun birbiri arasındaki geçişleri engelleyen duvarların varlığına dönüşen sürece 23 Haziran’da demokrasinin gücü son verdi” dedi.
“ERDOĞAN’IN RAKİBİ MİSİNİZ”E CEVAP VERDİ
Kendisine Alman basınında “Erdoğan’ın rakibi” diye söz edilmesiyle ilgili de İmamoğlu, “Benim şu anda çok olgun ve değerli bir görevim var: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’yım. Çok başarılı bir belediye başkanlığını, çok başarılı bir hizmet dönemini İstanbul’a yaşatmak istiyorum. Bu iddiamın yanına Berlin’deki hissiyatımla bir şey daha kattım. Dünyanın en demokrat belediye başkanı olmak istiyorum. Demokrasinin en cesur örneklerini İstanbul’da göstermek istiyorum. Kimin ne düşündüğünü çok önemsemiyorum”
BOŞ LAFLAR BENİ TEDİRGİN ETMEZ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisine yönelik tehditkâr söylemlerine İmamoğlu, “Birincisi beni boş lâflar tedirgin etmez. Bu boş lâfları zihninde taşıyıp, bunu dile getiren insanlar beni hiç ama hiç meşgul etmez. Ama elbette ki demokrasiye uygun olmayan hamleler beni biraz tedirgin ediyor. Ama bu tedirginlikleri ortadan kaldırmak da demokratik mücadeleyle olur. Şu an ben o mücadeleyi veren bir kimliğim. Değişen koşullara ve ortamlara göre hak ve özgürlüklerdeki, bu alandaki fikirlerini değiştirecek, oya göre manevrada bulunacak bir kişilik değilim” dedi.