Gençliğinde Kemalistti, sonra ismini değiştirdi. Rüşvetten yargılanırken aniden AKP’nin saflarına geçti. Yıldızı parladıkça parladı ve şimdi o bir Yargıtay Üyesi.
BOLD/ÖZEL
İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Faruk Aydıner, Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) tarafından Yargıtay üyeliğine seçildi. Aydıner’in, 17/25 Aralık 2013 yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının ardından yargı camiasında yürütülen görevden alma döneminde yıldızı parladı.
Hakkında “Rüşvet aldı” iddiasıyla açılan soruşturma dosyası kapanan Aydıner’in, Hizmet Hareketi’ne yönelik birçok soruşturmanın altında imzası bulunuyor.
İSMİNİ DEĞİŞTİRDİ
1974 Elazığ doğumlu olan Ömer Faruk Aydıner, 1996 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Üniversite yıllarında arkadaşları onu “Kaya İnler” olarak tanıyordu.
Gerçek ismi Yaşar Ertuğrul olan “Her devrin Yaşar’ı” İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi (İYYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu gibi Hukuk Fakültesi’nde okurken adını ve soyadını değiştirerek Ömer Faruk Aydıner oldu. Her ikisinin de ortak özelliği bir dönemin hızlı Atatürkçüleri olmaları.
DURUŞMA SAVCISIYKEN RÜŞVET ALDIĞI İDDİA EDİLDİ
Ömer Faruk Aydıner hakkında İstanbul Bakırköy Adliyesi’nde 16’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşma savcısı olduğu dönemde tutuklu bir sanığın rüşvet karşılığında tahliyesini sağladığı iddiasıyla hakkında soruşturma açıldı. Soruşturma devam ettiği sıralarda 17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu gerçekleşti.
17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının hemen ardından adliyelerde başlayan hâkim ve savcı kıyımı sonrası Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’ne getirilen Ömer Faruk Aydıner hakkındaki rüşvet soruşturması da jet hızıyla kapatıldı.
Aydıner de karşılığında iktidarla organize hareket ederek birçok meslektaşı hakkında soruşturma başlattı. Aydıner’in bu dönemde adliye içerisinde fişleme sürecini de başlatan kişi olduğu belirtiliyor.
49’LULARIN DOSYASINI HAZIRLADI
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) dört bakanı ve oğulları hakkında yürütülen 17/25 Aralık yolsuzluk soruşturmasında imzası olan kamuoyunda 49’lular olarak bilinen 49 hâkim ve savcı hakkında yürütülen soruşturmayı başlattı.
Aydıner’in hazırladığı dosya daha sonra Yargıtay’da yargılanan 49 hâkim ve savcının tutuklanmasına, meslekten ihraçlarına sebep oldu.
HİDAYET KARACA VE POLİSLERİ SERBEST BIRAKAN HÂKİMLERİ TUTUKLATTI
25 Nisan 2015’te Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve 62 polis hakkında tahliye kararını veren İstanbul 32’nci Asliye Ceza Mahkemesi hâkimi Mustafa Başer ve İstanbul 29’uncu Asliye Ceza Mahkemesi hâkimi Metin Özçelik hakkında yürütülen soruşturmayı bizzat takip etti.
Hâkim ve savcılara yönelik yürütülen soruşturmalar Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili Aydıner’in sorumluluğundaydı. Bakırköy 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan hâkimler Mustafa Başer ve Metin Özçelik, Aydıner’in baskısıyla tutuklandı.
HSYK ve Adalet Bakanlığı’ndan gelen talimatları iletme görevinin o dönem Aydıner üzerinden yürütüldüğü İstanbul Adliyeleri’nde en çok konuşulan konuydu.
EMNİYET MÜDÜRÜ CELAL YILMAZ’IN BERAAT ETMESİNİ SAĞLADI
Ömer Faruk Aydıner’in takip ettiği önemli dosyalardan biri de İstanbul Halkalı’da 17 Ağustos 2015 tarihinde trafikte tartıştığı Ahmet Sülüşoğlu’nu öldüren eski İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Celal Yılmaz hakkında yürütülen soruşturmaydı.
Küçükçekmece Adliyesi’nde çıkartıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanan Yılmaz’ın ilk duruşmada tahliyesini ve ardından da beraat etmesini sağladığı iddia ediliyor. Yılmaz’ın aldığı beraat kararı Yargıtay tarafından bozuldu. Meslekten ihraç edilen Yılmaz’ın yargılanmasına yeniden başlanacak.
15 TEMMUZ SONRASI MÜSTEŞAR YARDIMCISI OLDU
15 Temmuz 2016 gecesi yürüttüğü soruşturma ve operasyonlarla iktidar cenahında “kahraman savcı” diye anılan Ömer Faruk Aydıner, 31 Temmuz 2017’de Adalet Bakanlığı müsteşar yardımcılığına getirildi. 2018’de yayımlanan HSYK kararnamesi ile İzmir Cumhuriyet Başsavcısı oldu.
BAŞSAVCI VEKİLİ BATO İLE YILDIZI BARIŞMADI
Ankara’da 15 Temmuz öncesi Hizmet Hareketine yönelik yürütülen soruşturmalarda yer alan Savcı Okan Bato, Aydıner’in atamasının yapıldığı dönemde Başsavcı Vekili olarak İzmir’de görev yapıyordu.
ABD ile Türkiye arasında krize sebep olan Pastör Andrew Brunson soruşturmasını takip eden terör suçlarından sorumlu Başsavcıvekili Bato, Aile İçi Şiddet Suçları Soruşturma Bürosu’ndan sorumlu başsavcı vekilliğine getirildi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile yakın ilişkisi olduğu bilinen Aydıner ile Bato’nun yıldızı barışmadı. Başsavcı Vekili Bato’nun terör suçlarından sorumlu olduğu dönemde kaleminde çalışan personelinin odası, Başsavcı Aydıner’in talimatı ile arandı.
Bato hakkında Hizmet Hareketi’ne yakın işadamları hakkında yürütülen soruşturmalarda rüşvet aldığı iddiasında bulunuyordu.
Aydıner ile Bato arasındaki gerilimin adliye içinde de hissedilir şekilde ilerlediği öğrenildi. Adliye içinde “Aydınerciler” ile “Batocular” şeklinde bir ayrım olduğu, bu durumun da soruşturmaların sağlıklı yürütülmesinin önünde engel oluşturduğu iddia edildi.
İki isim arasındaki gerginliğin önüne geçmek için bu şekilde bir atama yapıldığı iddia edilmişti.
2018’de baskı sonucu ölen ya da öldürülen Hizmet Hareketi gönüllüleri