BOLD – İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Ukrayna’ya saldıran Rusya’yı ciddi hukuk ve insan hakları ihlalleri işlemekle suçluyor.
Örgüt hazırladığı raporda sivillerin Ruslar tarafından toplama kamplarında günlerce alıkonulduğunu, en az 21 filtreleme kampı olduğunu, 14 bin 500 kayıp kişiden hâlâ haber alınamadığını ve bu yüzden toplu mezarlar çıkabileceğinin altını çiziyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün 100’den fazla mağdur ve tanıkla görüşerek hazırladığı rapor, Rusya’nın Ukrayna’da ciddi hukuk ihlalleri yaptığını ortaya koydu.
Örgüt, Rus güvenlik makamlarının ve Ukrayna’nın doğusundaki müttefiklerinin “filtreleme sürecinden” geçmek zorunda kalan 117 mağdur ve tanıkla görüşerek hazırladığı raporunu “Bu, Rus işgali altındaki Ukrayna topraklarında yaşanan dehşetin, keyfiliğin, savaştan kaçanların kamplarda alıkonulmasının ve diğer uluslararası hukuk ihlallerinin belgesidir.” cümlesiyle özetledi.
BİNLERCE İNSAN TOPLAMA KAMPLARINDA TUTULDU
Euronews’in haberine göre raporda özellikle Rus ordusunun, ilkbaharda Ukrayna’nın güneyini ve Mariupol şehrini ele geçirmesinin ardından, savaştan kaçan binlerce insan, toplama kamplarında günlerce alıkonuldu. Gözaltına alınan pek çok kişi, Ukraynalı askerleri gerçek mültecilerden “ayıklamak” amacıyla saatlerce sorgulandı. Bu kontrol işlemleri sırasında Rus güvenlik görevlileri, Ukraynalıların parmak izi gibi biyometrik verilerini kaydetti, önden ve profilden fotoğraflarını çekti.
Ayrıca cep telefonlarındaki iletişim bilgileri kopyalandı, tüm mesajları ve sosyal medya kanallarındaki paylaşım, yorum ve beğenileri incelendi. Raporun hazırlanmasına katkıda bulunan tanıkların çoğu tanışmıyor ve birbirleriyle hiç karşılaşmadı. Ancak hepsinin verdiği bilgiler neredeyse aynı. Bu da anlatılanların doğruluk düzeyinin hayli yüksek olduğunu gösteriyor.
EN AZ 21 FİLTRELEME KAMPI VAR
HRW’ye göre Kiev hükümeti, yaklaşık 1,2 milyon vatandaşının Rusya’ya götürüldüğüne inanıyor. Gözaltı ve “filtreleme” uygulamaları, savaştan kaçanların karşılaştıkları ilk zorlu sınavlar. Bu ise Cenevre İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ihlali anlamına geliyor.
ABD’deki Yale Üniversitesi tarafından ağustos ayının sonlarında yayınlanan “Filtreleme Sistemi” analizine göre ise en az 21 kamptan söz ediliyor. ABD’li araştırmacılar, “Donetsk bölgesindeki Rus gözaltı operasyonlarının haritalandırılması” başlığı altında, mesajlaşma ve sosyal medya kanallarından gelen haber ve videolar ile bu kampların uydu görüntülerini de yayınladılar.
Raporda, elektrik şoku kullanımı, aşırı tecrit koşulları ve fiziksel saldırı gibi iddiaların yasal olarak kanıtlanması halinde, bu eylemlerin işkence suçu kapsamına gireceği vurgulanıyor. Söz konusu uygulamaların bir kısmı, filtreleme kamplarında bir süre alıkonulduktan sonra serbest bırakılanlar tarafından da teyit ediliyor.
Raporda daha da ileri gidilerek şu tez ortaya atılıyor: “Bu sistemin, işgal başlamadan haftalar önce kurulduğuna ve muhtemelen Rusya’nın Nisan 2022’de Mariupol’u ele geçirmesinden sonra tüm vatandaşları filtreleyebilmek için genişletildiğine dair göstergeler de mevcut.”
TOPLU MEZARLAR ÇIKABİLİR
Lahey’deki Uluslararası Kayıp Kişiler Komisyonu’na (ICMP) göre, Ukrayna polisi bugüne kadar yaklaşık 32 bin kayıp vakası tespit etti. 14 bin 500 kayıp kişiden hâlâ haber alınamadı. Ancak çatışmaların sürmesi nedeniyle bu sayının gerçekte çok daha yüksek olması kuvvetle muhtemel.
Bir sivil toplum kuruluşu olan ICMP, 1990’larda özellikle Srebrenitsa’da 8 binden fazla erkek ve çocuğun katledilmesinden sonra, Bosna savaşında kaybolanların kimliklerini tespit etmek amacıyla kurulmuştu. O dönem kaybolan on binlerce kişinin kalıntıları, son 25 yılda toplu mezarlardan çıkarıldı ve genetik analizler yardımıyla akrabalarıyla eşleştirildi.
Yale Üniversitesi’ndeki filtrasyon araştırmasının uzmanları, Kiev’in kuzeyindeki Buça gibi köylerde yaşanan Rus vahşetinin tespit edilmesinin ardından, evrensel savaş ve insan hakları suçlarının ayyuka çıkacağını tahmin ediyor. Analiz edilen uydu görüntülerinin birçoğunda, en az iki Rus toplama kampında genişçe bir toprak parçasının kazıldığı görülüyor. Araştırmacılara göre bu, Ukrayna’da Rus işgali altındaki bölgelerin güneyinde ve doğusunda muhtemel toplu mezarların varlığına işaret ediyor.