Politika
HDP’den ilkesel tutum: CHP’li adaya verilmeyen mazbatayı almayı reddettiler


Bulanık’ta YSK, seçimi kazanan CHP’li adaya mazbatayı vermeyip, ikinci durumdaki HDP’li adaya verilmesini kararlaştırdı. Fark sadece 1100 olmasına rağmen HDP reddetti.
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Muş’un Bulanık İlçesi’ne bağlı Rüstemgedik beldesinde yerel seçimi kazanan CHP adayı yerine kendi adaylarına mazbata verilmesine tepki gösterdi. “İlkesel olarak kararı kabul etmiyoruz” diyen HDP, beldede seçimin yenilenmesini istedi.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Rüstemgedik beldesinde seçimi kazan CHP adayının mazbatasını ‘adli sicil kaydı’ bulunması sebebiyle vermedi. YSK, mazbatanın seçimi ikinci bitiren HDP adayına verilmesini kararlaştırdı.
Kabul Etmiyoruz
Muş Rüstemgedik Beldesinde seçilen CHP adayına adli sicil kaydı nedeniyle mazbatası verilmedi. YSK, 2nci sıradaki HDP adayına mazbata verilmesine karar verdi. İlkesel olarak kabul etmiyoruz. Halkın seçtiğini YSK bu şekilde iptal edemez. Burada seçim yenilenmelidir pic.twitter.com/OklESVOa3E— HDP (@HDPgenelmerkezi) 10 Nisan 2019
Ancak HDP, sosyal medya hesaplarından “Kabul etmiyoruz” başlıklı bir mesaj paylaşarak karara tepki gösterdi. HDP seçimin yenilenmesi gerektiğini duyurdu.
Resmi olmayan sonuçlara göre yerel seçimlerde Rüstemgedik beldesinde CHP’nin adayı Fikret Hamarat yüzde 41,99’la 514 oy aldı. HDP’nin adayı Salih İlhan yüzde 40,11 oy oranıyla 491 oy aldı. AKP’nin adayı Necmettin Karagöz ise yüzde 18,89 oy oranıyla 219 oy alarak üçüncü oldu.
AKP-MHP iktidar bloğu diktatörlük için son hamlesine hazırlanıyor
Bunlar da ilgini çekebilir
CHP’den istifa için 1 Mart’ı bekliyor
Habersiz AKP’ye üye yapılan KESK’liler yargıya başvurdu
CHP’li belediyenin cami yapma istediğine AKP’liler karşı çıktı
Muhalefete mecburi istikamet!
Kızı dağa çıkarılan anneye HDP önünde oturması için para teklif edildi
Türkiye için 150 milyon doz aşıya ihtiyaç var


Mehmet Kamaç ve arkadaşları İçişleri Bakanlığı önünde başlattıkları parti kurma eyleminin 9. gününde. Eylemin gerekçesi 2,5 yıldır devam ettikleri ama başarılı olamadıkları parti kurma mücadelesi.
BOLD – Mehmet Kamaç ve arkadaşlarının parti kurmaya karar vermelerinin üzerinden 2,5 yıl geçti. Ancak İçişleri Bakanlığı, İnsan ve Özgürlük Partisi’nin (PİA) kuruluş dilekçesini 2,5 yıldır çeşitli gerekçelerle almamaya direniyor. Türkiye’deki geçerli yasalara göre parti kurmak için İçişleri Bakanlığı’na internet üzerinden imzalı bir dilekçe vermek yeterli. PİA kurucuları, imzalı dilekçeyi vermek için 2,5 yıldır her yolu denediler. Ancak İçişleri Bakanlığı PİA’nın kuruluş başvurusunu almamakta kararlı.
OYLARIN BÖLÜNME KAYGISI
turkishminute.com’un haberine göre Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yönetimindeki İçişleri Bakanlığı’nın dilekçeyi almamaktaki direncinin arkasında kurduğu ittifaka zarar verebileceği endişesi var.
PİA, barışçıl Kürt İslamcılar olarak nitelenebilecek bir hareketin temsilcisi olarak kurulmak isteniyor. Ancak Erdoğan’ın ittifak halinde olduğu Hüdapar isimli başka bir Kürt İslamcı parti var. Türk Hizbullahı’nın temsilcisi olan Hüdapar, daha radikal görüşlere sahip bir yapılanma ve uzun yıllardır Erdoğan’a verdikleri destekle biliniyorlar.
PİA’nın kurulması, Erdoğan’ın ittifak halinde olduğu Hüdapar’ın oylarında bölünme anlamı taşıyor. PİA ayrıca Kürt Hareketi’nin en büyük partisi HDP’yle de iyi ilişkileri olan bir grup. HDP, Erdoğan’ın en önemli hedeflerinden biri ve HDP’nin genel başkanı Selahattin Demirtaş, 4 yılı aşkın süredir tutuklu.
Gazeteci İrfan Aktan’a göre; PİA’nın kuruluş dilekçesinin alınmaması devletin Kürt İslamcılar arasında yaptığı ideolojik tercihin yansıması.
https://twitter.com/MemetkamacKamac/status/1351445600844308481?s=20
İlk başvuru 2018’de
PİA, ilk kuruluş dilekçesini 14 Mayıs 2018’de internet üzerinden yaptı. Başvuru işleme bir ay boyunca konmadı. Bakanlık ardından “başvuruyu posta yoluyla yapın” şeklinde bildirim yaptı. Kurucu heyet evrakları posta yoluyla da gönderdi. Ardından bizzat İçişleri Bakanlığı’na giderek başvurunun sonucunu sordular. Yaklaşık iki yıl boyunca her defasında aldıkları cevap, “evraklar inceleniyor” şeklinde oldu.
Partiyi kurmak isteyen heyetin başındaki isim olan Mehmet Kamaç, geçtiğimiz hafta İçişleri Bakanlığı yetkililerine dilekçeyi bu kez elden teslim etmek için mücadele ederken gözaltına alınmak istendi.
Bakanlığın PİA’ya verdiği son yanıtta parti iç tüzüğünde bulunan “Kürtlere anadilde eğitim talebinin” Anayasaya aykırı olduğu ve düzeltilmesi talep edildi.
İçişleri Bakanlığı’nın parti tüzüğünü denetleme yetkisi bulunmadığını, kuruluş dilekçesini almak zorunda olduğunu belirten PİA kurucu heyeti, İçişleri Bakanlığı önünde “evrakları teslim nöbeti” başlattı. 9 gündür devam eden eylemde, Bakanlık yeni bir faza geçti ve PİA kurucu heyetindeki isimlerin Bakanlık binasına girişleri yasaklandı.
Tayyip Erdoğan’ın son dönemde demokrasi ve hukuk reformu söylemlerini yeniden gündeme getirmesine atıf yapan Mehmet Kamaç, “Anayasa rafa kalkmış, bu ülkede parti kurdurulmuyor. Siz hangi reformdan bahsediyorsunuz?” diye soruyor.
30’dan fazla başvuru
“Süreç aylarca sürse de her gün bakanlığın önüne gidip oturmaya kararlıyız” diyen Kamaç, 30’dan fazla başvuru yaptıklarını ama Bakanlığın almamakta ısrarlı olduğunu söylüyor.
Türkiye’de yakın dönemde başka siyasi partilerin kurulduğunu, İçişleri Bakanlığı’nın tavrının sadece kendilerine olduğunu belirten Kamaç, Bakanlık tarafından başvurularının kabul edilmemesini yürüttükleri Kürt merkezli siyaset ve seçimde HDP ile kurdukları ittifakın da etkisinin olduğunu düşünüyor. Kamaç yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi:
“Anlaşılan tabanı Kürdistan’da olan Kürt siyasi partilerin kurulmasına müsaade edilmiyor. İnsan ve Özgürlük Partisi dindar-muhafazakar kökenden gelen bir parti. Kanaatimce Kürt ve Kürdistan meselesini hak, adalet ve özgürlük ekseninde ele alan ve modern dünyanın değerleriyle birlikte İslami değerler ile meseleyi ortaya koyan partimizi bir tehdit olarak algılamış olabilirler. Olay bir parti meselesi olmaktan çıktı. Bu hukuk ve demokrasi meselesine dönüştü. Konuyu hukuk ve demokrasi olarak gören ve önceleyen kesimlerle paylaşarak mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Başvurumuz kabul edilene kadar bakanlıktaki bekleyişimiz devam edecek.”


Kırşehir’de bulunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, AKP ve Erdoğan’ın Türkiye’yi artık yönetemediğini belirterek, “Herkes sandığı bekliyor. Sandığı koyun önümüze diyorlar” dedi.
BOLD – CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, çeşitli temaslar için Kırşehir’deydi. Ziyaret sırasında Kılıçdaroğlu gazetecilere açıklamalarda bulundu.
SOYLU VE GÜL POLEMİĞİ
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu arasında başlayan polemiğe değinen Kılıçdaroğlu: “Türkiye’de en sorunlu alanlardan birisi yargı. Yargıya iktidarın müdahale ettiğini ve talimat verdiğini, bu talimat çerçevesinde yargının karar aldığını biliyoruz. Ama hükümetten iki ayrı bakanın bu konuda tartışma zemini yaratmaları, bu hükümetin Türkiye’yi nasıl yönetemediğinin açık göstergesidir. AKP Hükumeti, Erdoğan artık Türkiye’yi yönetemiyor. Her alanda sorunumuz var” yorumunu yaptı.
“SANDIK BEKLENİYOR”
Ülkedeki ekonomik krizin neden olduğu işsizlik ve yoksulluk sorununa da dikkat çeken CHP lideri: “Bu milletin temelde bir sorunu var. Herkes bekliyor. Neyi bekliyor. Herkes sandığı bekliyor. Sandığı koyun önümüze diyorlar” dedi.
Bir soru üzerine Kılıçdaroğlu erken seçim için herhangi bir tahmininin olmadığını söyledi.
ABD’de göreve başlayan Joe Biden ile ilgili bir soru karşısında Kılıçdaroğlu şunları kaydetti: “Ben Türkiye’nin bütün ülkelerle barış içinde yaşamasını isterim. Türkiye’nin kendi demokrasisini geliştirmesini isterim. ‘Türkiye’de demokrasi vardır’ algısının bütün dünyaya yerleşmesini isterim. Türkiye bir baskı ve otoriter rejim içinde. Bu otoriter rejimden Türkiye’nin kurtulması lazım. Efendim, falan kişi eleştirdi, yakala hapse at. Ne yapsın bu adam, derdini de mi anlatamayacak? Derdini anlattı diye adamı yakalayıp hapse mi atarsınız, tutuklar mısınız?”


İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, annesi ile çekildiği fotoğrafa sosyal medyada küfür eden kişinin serbest bırakılmasına isyan etti. Adalet Bakanı Gül ise “Kimse yargıya parmak sallayamaz” diyerek Soylu’yu uyardı.
BOLD – İçişleri Bakan Süleyman Soylu, sosyal medyada annesi ile olan fotoğrafının altına küfür eden kişinin adli kontrol şartıyla serbest kalmasına tepki gösterdi. Soylu’nun paylaşımından sonra Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’den “Klavye başına geçip sosyal medyada bana her gün tutuklama siparişi verenlere sesleniyorum. Bu işleyişi beğenmeyen gider itiraz hakkını kullanır ama yargıya parmak sallayamaz” açıklaması geldi.
“BAKAN OLSAM NE YAZAR”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından annesine yapılan hakaretlerden ötürü isyan etti. Twitter’dan yaptığı paylaşımda hareket eden şahsın adli kontrol şartıyla serbest kalmasına tepki gösteren Bakan Soylu, karara şu şekilde tepki gösterdi: “45 gündür anam hastanede,
Annemle fotomun altına küfreden alçak mahkemeye çıkıyor ve adli kontrolle serbest,
Ne yapmalıyım Bakan olsam ne yazar. Millet, devlet işleriyle boğuşurken anasının namusuna sahip çıkamamak ne ifade eder. Tweetimle yeniden alınırsa da provokasyon sayacağım” dedi.
KİMSE YARGIYA PARMAK SALLAYAMAZ
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de Soylu’nun açıklaması sonrası yaptığı paylaşımda, “Klavye başına geçip sosyal medyada bana her gün tutuklama siparişi verenlere sesleniyorum: Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Burada kanunlar, kurallar, usuller işler; hukuk işler. Bu işleyişi beğenmeyen gider itiraz hakkını kullanır ama yargıya parmak sallayamaz. Adalet Bakanından da bu işleyişe müdahale etmesini bekleyemez. Adalet Bakanının cübbesi yoktur, görevim süresince o cübbeyi giymedim ve kimse kusura bakmasın asla da giymeyeceğim” ifadelerini kullandı. Bu paylaşım, Bakan Soylu’ya cevap olarak yorumlandı.
Kanser tedavisi gören eski Milletvekili Hatice Kocaman tutuklandı


Soylu’nun annesine küfreden kişi Erdoğan’a hakaretten tutuklandı


AKP’li Bulu’nun yardımcılığı teklifini üniversiteden kimse kabul etmedi


Koronavirüsün hızla bulaşan yeni mutasyonu daha ölümcül çıktı
Popular
- BOLD ÖZEL1 gün önce
9 aylık Saime bebeğin annesi ve babası tutuklandı
- BOLD ÖZEL2 gün önce
“O peçeteye isimlerimizi değil umutlarımızı yazdık”
- Gündem1 gün önce
Bir kaçırılma vakası daha: Devlet var diyorlar hani ya devlet
- Gündem1 gün önce
Akit yazarı yabancı dil barajını komploya bağladı: Sınavı geçenler ya batıcı ya FETÖ’cü
- Politika2 gün önce
AKP Maltepe yönetimine giren Suriyeli Muaz Barudi sosyal medyada muhalefetle savaşıyor
- Videohaber1 gün önce
Erdoğan’ın terörist listesi
- Gündem1 gün önce
Pandemide Saray’a kapanan Emine Erdoğan kitap yazdı
- Ekonomi2 gün önce
TÜİK’e göre gıda zamlarına rağmen halkın ekonomiye güveni artıyor