BOLD/ÖZEL-Bu sezon siyaset, şiddet, entrikanın iç içe girdiği, eyyamcılığın zirve yaptığı, hükümetin takımının kaybettiği, devletin takımının kazandığı bir yıldı.
Süper Lig’de 2018-2019 sezonu dün oynanan maçlarla tamamlandı. Ligi Galatasaray şampiyon bitirirken Akhisar, Erzurumspor ve Bursaspor küme düştü.
Fatih Terim yönetimindeki Galatasaray 22. şampiyonluğunu kutlarken koca bir sezonun öne çıkanları da var. Yeni hayatımıza giren VAR sistemi, bir türlü bitmeyen hakem tartışmaları, Abdurrahim Albayrak’ın açıklamaları, Başakşehir’in kaybedişi ve Fenerbahçe’nin zor sezonu…
BEN ÇALAYIM DA ‘VAR’ BAKSIN
Bu sezonun zirvedeki konusu VAR oldu. Süper Lig’de yer alan 18 takımın 18’i de hem VAR’dan memnun hem de VAR’ın kullanım şekline itiraz ediyor. Zaman zaman çalışmayan VAR kameraları, çizilemeyen ofsayt çizgileri ve hakemlerin “ben çalayım da VAR baksın” yaklaşımı tüm sezon boyunca hiçbir kulübü tatmin etmedi.
Şampiyonlar Ligi ve Avrupa’nın üst liglerinde gayet güzel kullanılan VAR bizde birazda hakemlerin kendini kurtarma kapısı oldu. Sonuç Şansal Büyüka’nın “büyük takıma hata yapıp yanacağıma, küçük takıma yaparım başım ağrımaz” noktasına geldi. Genel kanı VAR sistem olarak sınıfı geçti. Uygulayıcılar ise sınıfta kaldı.
HAKEMLER EYYAMCI ÇIKTI!
Yukarıda VAR’ın sistem olarak sınıfı geçtiğini yazdık. Ya sahadaki hakemlerle VAR’ın başındakiler ne durumda. İşte bütün kilit nokta burada. Aynı pozisyonlara farklı yorumlar getiren, gördüğünü çalamayan hakemlerin yanı sıra VAR ekranında pozisyonu görüp sahaya bildirmeyen ya da bildiremeyen hakemler ortaya çıktı. Birkaç hakem dışında hemen hepsi tel tel döküldü.
Dünyanın en iyi hakemlerinden biri olan Cüneyt Çakır’dan bilgi olarak istifade edilemediği gibi zaman zaman o da çileden çıktı. Aynı pozisyonlara farklı farklı kararlar çıkıncada yıllardır söylenen ‘Eyyamcı’ hakemlik VAR ile daha da net bir şekilde gözler önüne serildi. Son durum ise Yusuf Namoğlu MHK’sı gitti, Sabri Çelik MHK’sı geldi, değişen bir şey olmadı..
ALBAYRAK’IN ‘VAR KAYITLARI ELİMİZDE’ SÖZÜ BLÖF MÜ?
Sezonun en ilginç çıkışını Galatasaray 2. Başkanı Abdürrahim Albayrak yaptı. Konya-Galatasaray maçı sonrası yaptığı VAR kayıtları elimizde açıklaması hala havada. Çünkü VAR kayıtlarının yayınlanması yasak. Federasyon bizden böyle bir kayıt çıkışı yok diyor. O zaman Albayrak blöf mü yaptı? sorusu akla geliyor. Öyle olsa TRT’de canlı yayında muhabire sonra “sana izletirim” demezdi.
Ancak henüz o kayıtların izlendiğine dair de bir bilgi gelmedi. O zaman bu görüntüler varsa; “Gizli olarak bunları kim sızdırdı? Galatasaray konuşmaları tehdit unsuru olarak mı kullandı?” diye insan sormadan edemiyor. Bir de Abdurrahim Albayrak’ın şu sözü var, Başakşehir için “Şampiyon olacaksa bilelim” diyordu sonuç Galatasaray şampiyon oldu..
FENERBAHÇE KÜME DÜŞER Mİ?
Sezon öncesi Ali Koç’un Fenerbahçe başkanı seçilmesi ile birlikte 20 yıllık Aziz Yıldırım dönemi sona erdi. Beklentiler yüksekti. Hollandalı teknik adam Phillip Cocu ile başlayan idealist süreç uzun sürmedi. Başarısız sonuçlar sonrası küme düşme hattında dolaşan Fenerbahçe, nihayetinde Cocu’yu gönderip taraftarın istediği Ersun Yanal’ı takımın başına getirdi. Değişen çok fazla bir şey olmadı. Son 4-5 haftalık periyot Sarı-Lacivertlileri 6. basamağa kadar çıkardı.
Sezonun büyük bir bölümünde “Fenerbahçe küme düşer mi? sorusu hep gündeme geldi. Sarı-Lacivertli taraftarlar takımı hiç yalnız bırakmadı. Birde ‘Fener ol’ projesi camia tarafından sahiplenildi. Toplanan yardım miktarının 50 milyon Euro’ya ulaşması bekleniyor. Bu da Ali Koç’un başarısı olarak kayda girdi. Şimdi gözler yeni sezonda olacak.
BAŞAKŞEHİR’E SON 8 HAFTA NE OLDU?
Lig’in büyük bir bölümünü lider olarak önde götüren hatta puan farkını 8-10’lara kadar çıkartan Başakşehir son 7-8 haftada adeta otobüsü park edip bekledi. Fatih Terim’in şampiyonluk sonrası bayraklaşan “8 puanda kapanır 18 puanda” sözleri sonrası başlayan düşüş 33. haftada Galatasaray ile oynanan final maçı ile birlikte sona erdi. Sarı-Kırmızılı takım 22. kez şampiyonluk ipini göğüsledi.
Hürriyet yazarı Mehmet Aslan devletin takımı olarak nitelendirilen Başakşehir için şu tespiti ilginçti: “Başakşehir kastedilerek, “Bu ülkede devletin takımı şampiyon yapılacak” dendi. Evet, bu ülkede devletin takımı var. Ama bir tane değil, tam 3 tane!”. Buradan şunu çıkartabilir miyiz. “Hükumetin takımı kaybetti, devletin takımı kazandı”
HAKEM HAKEM’E KÜFÜR EDERSE
Kolay kolay rastlayamayacağımız bir durumla Süper Lig’in 24. haftasında karşılaştık. Belkide hakemlik camiasındaki çürümüşlüğün küçük bir sızıntısı bu. Malatyaspor – Başakşehir maçının hakemi Fırat Aydınus, yardımcı hakemi Yusuf Bozdoğan’la kavga etti. Aydınus’un, yardımcısına “O bayrağı alırım senin …..” diye küfür ettiği belirtildi. Ses ve gürültü artınca maçın temsilcilerinden Cenk Altun’un durumu federasyona ilettiği kaydedildi.
Aydınus’un da bu defa kendisini şikâyet eden temsilci ile tartıştığı, Altun’un da bunun üzerine TFF Başkanı Hüsnü Güreli’yi arayarak olayı anlattığı bildirildi. Güreli yaşananlarla ilgili rapor isterken, büyük skandal nedeniyle MHK soruşturma başlattı. Aydınus bir ay kadar ceza aldı. Şimdi FIFA kokarttı takan hakemler böyle ise daha bilmediğimiz neler neler oluyor..
SİLAHIM OLSA, OTOBÜSTEN ALDIRIRIM VE HASAN ŞAŞ
Çaykur Rizespor Başkanı Hasan Kartal, Galatasaray’ın 10 kişi 90’dan sonra bulduğu iki golle 3-2 kazandığı maçın ardından söyledikleri sezon adına bir kenara not edilmeli. “Silahım olsa, vururdum, samimi söylüyorum. İyi ki yoktu. Allah göstermesin, adamın yanında silah olsa bunlar adamı katil eder.” Bir başkanın bu sözleri söylemesi korkunç geliyor. Bir başkanı bu ruh haline sokacak hakem yönetimi ise daha korkunç. Ancak PFDK sadece bir maç ceza vermesi ise tuzun koktuğu anlamına geliyor.
Birde Volkan Demirel’in Trabzonspor teknik heyetinden Gökhan Kandemir ile yaşadığı tartışma sonrası yayına çıkıp, “Gelsin benden ve camiadan özür dilesin, yoksa onu otobüsünden alır özür diletirim. Herkes haddini bilecek.” ifadeleri de hiç yabana atılacak gibi değil. Sonuç kimse kimseyi otobüsten alamadı!
Birde Hasan Şaş olayı var. Beşiktaş, Fenerbahçe ve Başakşehir maçlarında hep başrol çalıyor. Olayların, tartışmaların kavgaların içinde hep var. Gerilimden beslenen bir hali var Hasan Şaş’ın. Çinli yönetmen Zhang Yimou’nun Shadow (Gölge) filmindeki gibi. Kim kimin gölgesi…