Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI), Avrupa’ya silah satışının Ukrayna savaşı öncesinde artış göstermeye başladığını açıkladı. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrası ordusuna 100 milyar euroluk ek kaynak ayıran Almanyae, ABD’den de F-35 savaş uçakları almaya karar verdi.
BOLD ANALİZ – Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) açıkladığı yeni rapora göre, Avrupa’ya silah satışı Ukrayna savaşı öncesinde artış göstermeye başladı.
SIPRI, dünya genelindeki silah ve askeri teçhizat satışıyla ilgili 2017-2021 dönemini 2012-2016 ile karşılaştırdığı raporunu bugün açıkladı. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı işgale ilişkin verileri içermeyen rapor, buna rağmen Avrupa’da hissedilir biçimde artan gerilimi gözler önüne sermeye yetiyor.
RUSYA KORKUSU ASKERİ HARCAMALARDA AVRUPA KITASINI ZİRVEYE ÇIKARDI
Rapora göre, dünya çapında silah ticareti yüzde 4,6 oranında azalma kaydederken Avrupa ülkelerinin askeri harcamalarını yüzde 19 oranında artırdığı görüldü. Raporda, dünyanın başka bölgeleri ile karşılaştırıldığında en fazla artışın Avrupa’da kaydedildiği tespit edildi. SIPRI araştırmasını yapan uzmanlardan Pieter Wezeman, verileri “Çok endişe verici bir silahlanma” şeklinde değerlendirdi.
SIPRI’nin Avrupa Güvenliği Bölümü Başkanı ve Rusya uzmanı Ian Anthony de ‘askeri alandaki silahlanmada görülen artışı, NATO’nun 2014’te Rusya’nın Kırım’ı ilhakına ve Donbass’taki Rus saldırganlığına verilmiş bir karşılık’ olarak tanımladı. Anthony, NATO’nun yıllarca yürüttüğü savunma harcamalarını azaltma politikasından 2014 yılından itibaren geri döndüğünü ve bu alana daha fazla harcama yapmaya yöneldiğini belirtti.
RUSYA VE ÇİN DAHA AZ SİLAH SATTILAR
Raporda, Ukrayna’da devam eden savaş göz önünde bulundurulduğunda silah satışları konusunda bazı değişiklikler dikkati çekiyor. ABD’nin ardından dünyanın en büyük ikinci silah satıcısı olan Rusya’nın satışlarının rapor dönemi 2017-2021’de yüzde 26 gerilediği dikkat çekiyor.
Çin’in silah satışında da raporun hazırlandığı dönem zarfında yüzde 31 gerileme gözleniyor. Böylece Batı’da “oldukça tehlikeli” olarak algılanan Rusya ve Çin’in dört yıllık dilimdeki silah satışlarının oldukça düşüş kaydettiği belirtiliyor.
Dünya çapında silah satışında beşinci büyük ihracatçı ülke olan Almanya’nın da bu alandaki ticaretinin yüzde 19 azalma kaydettiği görülüyor.
ABD’nin ise silah ve askeri malzeme ihracatını önceki dört yıllık dilime göre yüzde 14 artırdığı tespit edildi. Dünyanın silah satışında üçüncü ülkesi olan Fransa’nın ise silah satışını yüzde 59 gibi yüksek bir oranda artırdığına dikkat çekildi.
RUSYA’NIN ÇEVRESİNDEKİ ÜLKELER SAVAŞ UÇAKLARI ALIYOR
SIPRI’nin raporu, Rusya-Ukrayna savaşı konusunda ipuçları da içeriyor. SIPRI raporunun hazırlayan uzmanlardan Wezeman, “Avrupa’ya silah ihracatını tetikleyen, çoğu Avrupa ülkesinin Rusya ilişkilerinin kötüleşmesi oldu” diye konuştu. Wezeman, “Öncelikle de kendi ihtiyacını tamamen karşılayamayan devletler epeyce alım yaptı” diye sözlerini sürdürdü.
Raporda, ABD’nin askeri ihtiyacını kendi karşılayamayan ülkeler başta olmak üzere en büyük silah satışını gerçekleştirdiği belirtildi. Ağırlıklı olarak da savaş uçağı satıldığı aktarılıyor. İngiltere, Norveç ve Hollanda’nın toplamda ABD’den 71 F-35 jeti aldıkları bilgisi aktarılıyor.
ABD’ye verilen son siparişlere bakıldığında da ağırlıklı olarak Rusya’nın çevresindeki ülkelerin harekete geçtiği gözleniyor. 2020-2021’de örneğin Finlandiya’nın 64, Polonya’nın da 32 adet F-35 ısmarladığı dikkat çekiyor. Almanya’nın da ABD’den beş P-8A denizaltı avcı uçağı satın almak istediği kaydediliyor.
ALMANYA, F-35 SAVAŞ UÇAĞI ALMAYA KARAR VERDİ
Bu arada Almanya’da hükümet, hava kuvvetlerinin modernizasyonu kapsamında eskimiş Tornado uçaklarının yerine ABD’li Lockheed Martin tarafından üretilen F-35 savaş uçağı satın almaya karar verdi.
Alman haber ajansı dpa konuyla ilgili haberini Berlin’deki hükümet çevrelerinden aldığı bilgilere dayandırdı. Haberde satın alınması planlanan F-35 adedi 35 olarak ifade edildi. Hükümetin, elektronik savaş kapsamında düşman hava savunma mevzilerinin rahatsız edilmesi, baskılanması ve muharebe için de 15 adet Airbus üretimi Eurofighter alma niyetinde olduğu kaydedildi. Ancak Airbus’un bu uçakları gelecek yıllarda teknik olarak teçhizatlandırması gerektiğine de dikkat çekildi.
Alman hava kuvvetlerinde eskimiş uçaklar önemli bir sorun olarak görülüyor. Ordu envanterinde yaklaşık 85 adet Tornado bulunuyor. 143 Eurofighter uçağından ise 33’ü ilk sevkiyattaki eski uçaklardan oluşuyor.
Üç yıl önce Alman ordusunun hava kuvvetlerinin modernizasyonu için Boeing üretimi F-18’ler ve Avrupa yapımı Eurofighterlar’da karar kıldığı ve F-35 seçeneğini tamamen devre dışı bıraktığı kamuoyuna yansımıştı.
Başbakan Olaf Scholz ile Savunma Bakanı Christine Lambrecht’in Ocak ayında yaptığı bir görüşme sonrasında ise F-35’lerin incelenmesi talimatı verildi. F-35’lerin nükleer silah taşıma kapasitesi bulunduğu ve elektronik savaş için de sınırlı olarak teçhizatlandırılmış olduğu belirtiliyor.
Resmi olarak hiçbir zaman doğrulanmasa da Almanya’nın Büchel kentinde ABD’ye ait 20 adet B61 tipi nükleer bomba bulunduğu tahmin ediliyor. Bu silahların şimdiye kadar Alman Tornado savaş uçaklarınca taşınması mümkündü. Tornadoların yerini alacak uçakların da aynı kapasitede olması isteniyordu.
ALMAN ORDUSUNA 100 MİLYAR EUROLUK EK FON SAĞLANACAK
Rusya’nın Ukrayna’ya 24 Şubat’ta girmesinin hemen ardından Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Federal Meclis’teki özel oturumda yaptığı konuşmada savunma harcamalarının artırılacağını açıklamıştı.
Buna göre 2022 bütçesinden orduya yatırım için bir kerelik 100 milyar euroluk kaynak tahsis edilmesi planlanıyor. Bu kaynak “gerekli yatırımlar ve silahlanma planları” için kullanılacak.
Başta Fransa olmak üzere Avrupalı müttefiklerle ortak tank ve savaş uçağı geliştirilmesi, üzerinde durulan planlar arasında. Ancak Almanya’da orduya yatırım 100 milyar euroyla sınırlı kalmayacak. Hükümet aynı zamanda savunma harcamalarını da uzun vadeli olarak artırmayı planlıyor.
Scholz, “Bugünden itibaren, her yıl gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 2’sinden fazlası ile savunmamız için yatırım yapacağız. Bunu kendi güvenliğimiz için yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
NATO üyelerinin 2014 yılındaki zirvede kararlaştırdığı, savunma harcamalarının GSYİH’nın en az yüzde 2’sini bulmasını öngören karar, yıllardır Almanya ile ABD arasında soğuk rüzgarlar esmesine neden olmuştu.
Özellikle Donald Trump yönetimi bu konuda özellikle Almanya’yı hedef almış, “ABD’nin artık müttefiklerin savunmasını kendi cebinden sağlamayacağı, müttefiklerin de artık ellerini ceplerine atmaları gerektiği” mesajını vermişti.
Almanya’nın savunma harcamaları, son yıllarda hedefi tutturmak için gösterilen çabalara rağmen hala GSYİH’nın yüzde 1,55’i civarında.