BOLD – Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftaki cuma hutbesinde kul ve kamu hakkına ayırarak, “Müslüman devlet malını gözü gibi korur, asla israf etmez ve devlet malını gasp etmez.” ifadelerini kullandı.
İslam’ın din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin bütün insanların haklarını kutsal ve dokunulmaz kabul ettiğine dikkat çekilen hutbede, her alanda ve her şartta adaletli olmayı, hakkı üstün tutmayı, helal-haram hassasiyeti gözetmeyi emrettiği vurgulandı.
İSLAM ZULMÜN KARŞISINDA YER ALMAYI ÖĞÜTLER
İslam’ın kul ve kamu hakkına riayet etmeyi, haksızlığın ve zulmün karşısında yer almayı öğütlediği belirtilen hutbede, “Müslüman, kul hakkı konusunda son derece hassastır. İnsanların canına kast etmenin, namusuna, şeref ve haysiyetine dil uzatmanın kul hakkı ihlali olduğunun bilincindedir. Müslüman, gerek gerçek hayatta gerekse dijital mecralarda gıybet etmez, laf taşımaz, dedikodu yapmaz, yalan söylemez, iftira atmaz. İnsan onurunu rencide edecek, yuvalar yıkacak her türlü söz ve davranıştan sakınır. Hakkında kesin bilgiye sahip olmadığı konularda konuşmaz” dedi.
MÜSLÜMAN KAMU MALINI GASP ETMEZ
Kul hakkının toplumun bütün kesimlerini ilgilendirdiği alan ise kamu hakkı olduğu belirtilen hutbede, “Kamu hakkı, sadece hayatta olanların değil, henüz dünyaya gelmemiş çocuklarımızın, tüyü bitmemiş yetimlerin, muhtaç, garip ve kimsesizlerin de hakkıdır” denildi. Kamu hakkını ihlal etmenin çok büyük bir vebal olduğu belirtilen hutbede, “Müslüman, her alanda kamu hakkına riayet eder. Rüşvet, stokçuluk ve karaborsacılıktan uzak durur. Müslüman, kamu hizmetini sorumluluğu ağır bir emanet olarak görür. O, işine özen gösterir, devlet malını gözü gibi korur, asla israf etmez ve devlet malını gasp etmez” denildi.
DİYANET HELALLEŞME ÖNERDİ
Mahşer gününde mahcup olmamak için kul ve kamu hakkını ihlal etmekten şiddetle sakınılmasının öğütlendiği hutbede, şu ifadelere yer verildi: “Herhangi bir hak ihlalinde bulunmuşsak hak sahipleriyle mutlaka helalleşelim. Unutmayalım ki, kul ve kamu haklarını ihlal edenleri, hak sahipleri bağışlamadıkça Allah Teâlâ da bağışlamayacaktır.”