BOLD – Akademisyen-Yazar Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı davasının tüm sanıkların tahliye edildiği son duruşmasında sanık avukatlarının talebi üzerine mahkeme gazeteciler Abdurrahm Şimşek, Ferhat Ünlü, Tuncay Özkan ile Hasan Atilla Uğur’un dinlenmesini, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ise tüm deliller toplandıktan sonra dinlenmesi gerektiğine karar verilirse dinlenmesini kararlaştırdı, İrfan Fidan’ın dinlenmesini ise reddetti.
Akademisyen-Yazar Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı davasını yakından takip eden gazeteci Müyesser Yıldız, tüm sanıkların tahliye edildiği davanın 12’inci celsesine ilişkin notlarını kendi sitesinden yayınladı.
Yıldız’ın aktardığına göre duruşmanın en sürpriz yanı sanıkların tahliyesi olurken, sanıklar ve akutlarının yaptığı savunmalarda da ilginç bilgiler paylaşıldı.
Müyesser Yıldız’ın kendi sitesindeki yazısından aktardığına göre; “Tetikçi” olduğu iddia edilen Tarkan Mumcuoğlu’nun avukatı Enes Taner, Mumcuoğlu’nun Kazakistan’da kullandığı telefon ile ev telefonu kayıtlarının getirtilmesini isteyince Mahkeme Başkanı, “Maalesef Türk Telekom o dönem kayıtlarının imha edildiğini bildirdi.” dedi.
Tutuksuz sanık Mehmet Narin’in avukatı Vural Ergül ise suikastten sonra istihbaratçılar tarafından kurulan bazı sitelerde merhum hakkında yayımlanan bir yazıya dikkat çekip Hablemitoğlu’nun bilgisayarının 2023 teknolojisiyle incelenmesinin suikastın sebebi ve perde arkasındaki faillerin ortaya çıkarılmasına ışık tutacağını bildirdi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, Savcı Zafer Ergün’e, merhum Hablemitoğlu’nun bilgisayarını inceletip inceletmediğini sordu. Savcı Ergün, “2000’li yılarda yapılmış, virüs ve saire yapılmamış. Böyle bir delil elde etmeye gerek var mı; takdir sizin.” karşılığını verdi.
ABDULLAH GÜL, ABDURRAHMAN ŞİMŞEK, FERHAT ÜNLÜ, İRFAN FİDAN…
Ardından bu davayı tanıklar davası haline getirmenin doğru olmadığını, oysa televizyonlarda, “Katili biliyorum. Devlet sorsun, açıklarım.” diyenler olduğunu vurgulayan Av. Barkın, tanık olarak dinlenmesini istediği isimleri şöyle sıraladı: “Abdullah Gül, Hasan Atilla Uğur, Abdurrahman Şimşek, Ferhat Ünlü, İrfan Fidan, Tamer Topsakal, Tuncay Özkan.”
Av. Barkın’ın bu talebine sanık avukatları da iştirak ettiklerini bildirdi.
Savcı’nın mütalaasından sonra tahliye talepleri alındı. Müyesser Yıldız’ın aktardığına göre sanıklar ve avukatları şunları söyledi:
Tarkan Mumcuoğlu: “Mayıs 2016’da MİT’te çalışmaya başladım. 15 Temmuz’dan sonra Külliye ve Cumhurbaşkanı’nı koruma görevi aldım. 24 gün sonra Suriye harekâtı olacaktı, görev yerime döndüm. Harekâta gönüllü katıldım. Sağlık gerekçelerimi söyleyip geri bölgede kalabilirdim. Bunlar F…’ye hizmet edecek bır insanın yapabileceği işler değil. Bir müptezel gibi kimin standardı ise 3-5 kuruşa cana kıymayı reddediyorum. Bu paraya çok da ïhtiyacım yoktu. Beni para düşkünü gösteren bir kanıt da görmedim.”
N. Gökhan Bozkır: “MİT’te ağır işkence gördüm. Orada Kennedy suikastını bile kabul edersiniz.”
Bu ifadelere Mahkeme Başkanı, “Bir kurumu bütünüyle karalayamazsınız.” sözleriyle müdahale edince Bozkır’ın avukatı Emrah Yücel, “Bu, kurumu karalamak değil. Yapılan hukuka, ahlaka aykırıdır.” dedi. Başkan da, “Kurumlar temizdir. İçindeki insanlar hata yapabilir. ‘MİT’te bana o işi yapanlar’ deyin.” şeklinde konuştu. Bu tartışmaların ardından Bozkır şöyle devam etti:
“Zihni Çakır’ın yalan söylediği ortaya çıktı. Çok mağdurum. Lütfen; eşimin, oğlumun yanına gitmek istiyorum. Ben sadece şüphelerimi söyledim, kötü bir şey mi yaptım?”
Bozkır’ın beyanından sonra Tarkan Mumcuoğlu kürsüye yeniden çağırıldı ve kendisine Cumhur Genç diye birisini tanıyıp tanımadığı soruldu. Mumcuoğlu çıkartamadığını bildirince de Başkan, “Bak ileride bir şey çıkar. Ergenekon’da Fikret Emek’in evinde başka kimlik bulunmuştu. ÖKK’da böyle şeyler oluyor muydu?” sorusunu yöneltti.
Avukatlar bu soruya, “ÖKK’nın işleyişine giriyorsunuz; sorun çıkar. Ayrıca biz o belgeleri niye göremiyoruz?” diye tepki gösterirken Tarkan Mumcuoğlu şu karşılığı verdi:
“Kurslarda böyle şeyler yaptık, doğrudur. İsmen de hatırlamıyorum. Kurs uygulamalarında vardı.”
SÜRPRİZ KARAR
4.5 saatlik aranın ardından 60 maddelik kararını açıklayan Mahkeme Başkanı, tutuklu tüm sanıkların oy birliğiyle ve adli kontrolle tahliye edildiğini açıkladı.
Mahkeme ayrıca gazeteciler Abdurrahman Şimşek ve Ferhat Ünlü, Tuncay Özkan ile Hasan Atilla Uğur başta olmak üzere tanık olarak dinlenmesini, Abdullah Gül’ün ise tüm deliller toplandıktan sonra dinlenmesi gerektiğine karar verilirse dinlenmesini kararlaştırdı.
İrfan Fıdan ile Mustafa Çalışkan’ın dinlenmesi ve Savcı hakkında suç duyurusunda bulunulması taleplerini reddeden Mahkeme, dikkat çekici bir karar daha aldı. Buna göre merhum Hablemitoğlu’nun katledilmeden kısa bir süre önce Eskişehir’de verdiği konferansın görüntüleri ile Hablemitoğlu’nu izlediğinden şüphelenilen Migros’taki iki kişinin görüntüleri incelenip o dönem ÖKK MAK’ta görevli, binbaşı rütbesinin altındaki personelin bilgi ve görüntüleriyle karşılaştırılacak.
Duruşma 10-14 Temmuz’a ertelendi.