BOLD – Reuters, bugün Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın politika faiz oranını keskin bir şekilde artırmasının beklendiğini yazdı.
Ajansın yaptırdığı anketteki ekonomistler, yıl sonunda yüzde 30’luk bir faiz oranı öngörüyor. Faiz artışı, yeniden seçilen AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yüksek enflasyonla başa çıkmak için ortodoks ekonomi politikalarına yöneldiğine dair güçlü bir işaret olarak görülecek.
Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, hayat pahalılığının ana gündem maddesi olduğu bir dönemde koltuğa geçti. Enflasyon geçen Ekim ayında yüzde 85,5 ile son 24 yılın zirvesine ulaşmış, geçen ay yüzde 40’ın altına gerilemişti. Türk Lirası’ndaki değer kaybı ise, geçen ayki seçimlerden sonra rekor seviyelere ulaştı.
KADEMELİ ARTIŞ ÖNGÖRÜLÜYOR
Reuters haber ajansının anketine katılan 18 ekonomist, Merkez Bankası’nın haftalık repo oranında artış öngörüyor. Ancak Merkez Bankası olası faiz artışının boyutu ve hızı gibi atabileceği adımlar konusunda bilgi vermediği için oranın hangi seviyede olacağı belirsizliğini koruyor. Bazı ekonomistler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın düşük faiz politikasından vazgeçme konusundaki bağlılığına şüpheyle yaklaşıyor. Uygulanan bu politika doğrultusunda Merkez Bankası’nın 2021’de yüzde 19 olan politika faizi zaman içinde aşamalı olarak yüzde 8,5’e düşürüldü.
FAİZLERİN YÜZDE 21’E ÇIKARILMASI BEKLENİYOR
Faiz artırımına dair tahminlerin ortalamasına göre, 1.250 baz puan artışla faiz oranı bu ay yüzde 21’e çıkacak. Öngörüler yüzde 12,50 ila yüzde 30 arasında değişirken, bazı ekonomistler artışın kademeli gerçekleşeceğini düşünüyor.
Liranın değerini şimdiye kadar müdahalelerle korumaya çalışan Merkez Bankası’nın net döviz rezervleri eksi 5,7 milyar dolar ile rekor seviyeye düştü. Rezervlerdeki düşüş nedeniyle uzmanlar, olası bir ödeme dengesi krizi konusunda uyarıda bulunuyor. Türkiye’nin cari işlemler açığı geçen yıl 48,4 milyar dolara yükseldi.
Yükselen enflasyon karşısında faiz indirimleri büyük ölçüde liranın değer kaybetmesine neden oldu. Lira 2018’den beri yüzde 80’den fazla değer kaybetti. Yetkililer, ülkeyi terk eden yabancı yatırımcıların ve dövizin geri dönmesini ve böylelikle Merkez Bankası’nın liranın değerini sabit tutmak için müdahalesinin azalmasını umuyor.