BOLD – Uluslararası Af Örgütü’nün yayınladığı küresel insan hakları durumuna ilişkin 2024 raporunda, Türkiye’de Gülen Hareketi’yle bağlantılı kişilere yönelik sistematik hale gelen ihlaller görmezden gelindi.
RAPORDA GÜLEN HAREKETİ İLE İLGİLİ İHLALLER YER ALMADI
Turkish Minute’in haberine göre, dünya genelinde tırmanan çatışmaların ve uluslararası hukukun çöküşünün vahim sonuçlarına dikkat çeken raporun Türkiye bölümünde hukuksuz gözaltılardan ifade özgürlüğüne kadar çeşitli hukuki konular ele alındı. Raporda Gülen Hareketi’yle bağlantılı olmakla suçlanan kişilerin karşılaştıkları zorluklara değinilmemesi dikkat çekti.
İHLALLERİN GÖRÜLMEMESİ TEPKİ ÇEKTİ
İnsan hakları avukatı Hakan Kaplankaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Af Örgütü raporunun Gülen Hareketi üyelerine yönelik ağır ve süregelen zulmü dikkate almadığını belirtti. Kaplankaya yaptığı paylaşımda geçtiğimiz günlerde açıklanan ‘ABD Dışişleri Bakanlığı, 2023 İnsan Hakları Uygulamaları Ülkeler Raporunu’ hatırlattı: “Görünüşe göre Af Örgütü’ne göre Türk hükumeti Gülencileri yok etme amacına ulaşmış, bu nedenle raporunda onlardan bahsetmeye de gerek yok. Daha fazla ayrıntı için ABD Dışişleri Bakanlığı’nın iki gün önce yayınladığı rapora göz atın.”
It seems, according to @aforgutu, the Turkish government has achieved its aim to exterminate Gulenists, so there's no need to mention them. Check out the US State Department's report published two days ago for more details.#AmnestyInternationalvsUSDepartmentofstate https://t.co/sYFlVnKFDn pic.twitter.com/lSuFRUlfqj
— Hakan Kaplankaya (@HKaplankaya) April 24, 2024
ABD DIŞİŞLERİ RAPORUNDA İHLALLERE YER VERİLDİ
Türkiye ile ilgili bölüme 86 sayfa ayrılan ADB Dışişleri raporunda başta Gülen Hareketi ve Kürtlere yapılan hukuksuzluklar olmak üzere, Erdoğan rejimindeki hak ihlalleri kayda geçirildi.
ESKİ DİPLOMAT RAPORU ‘MİDE BULANDIRICI’ OLARAK NİTELENDİRDİ
Eski diplomat Ömer Demir, X hesabından yaptığı paylaşımda, Af Örgütünün raporunu ‘mide bulandırıcı’ olarak nitelendirdi. Gülen Hareketi’nin yıllardır zulme maruz kalmasına, iki milyona yakın insan hakkında soruşturma açılmasına, onbinlercesinin hapsedilmesine ve diğer onbinlercesinin mülteci olmak zorunda kalmasına rağmen raporda Gülen Hareketi ile ilgili tek bir kelime olmamasına tepki gösterdi.